Kılıçdaroğlu, Balıkesir'den seslendi! Vaatlerini tek tek sıraladı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Milletin Sesi mitingini Balıkesir Kuvayi Milliye Meydanı’nda gerçekleştirdi. Kılıçdaroğlu, önemli açıklamalarda bulundu.

24 Temmuz 2022 Pazar 20:25 - Güncelleme: 24 Temmuz 2022 Pazar 20:25
Kemal Kılıçdaroğlu, Milletin Sesi mitingi çerçevesinde Balıkesir’den vatandaşlara seslendi. CHP Genel Başkan Yardımcılarının ve milletvekillerinin eşlik ettiği CHP lideri Kılıçdaroğlu, "Toplandığımız meydan sıradan bir meydan değil. Kuvayi Milliye meydanı diyoruz bu meydana. Kuvayi Milliyeciler var bu meydanda. Lozan Anlaşması'nın 99. yılını kutluyoruz. 99 yıl önce Sevr'i yırtıp çöp sepetine atan bir süreci yaşıyoruz. 99 yıl önce yaşadık. Bugün bu süreci büyüterek sürdürüyoruz. Dün Bursa'daydım. Söz verdim onlara. Şimdi Kuvayi Meydanı Milliye Meydanı'ndayız. Kuvayı Milliye'nin başkentindeyiz. Balıkesir'deyiz. Meclis açıldığında ilk yapacağımız iş Lozan'ın kabulünün yıl dönümünü bayram ilan etmelidir. Bayram ilan edeceğiz. Bu teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu'na getirirken kimlerin vatansever olup olmadığını, kimlerin milliyetçi olup olmadığını, kimlerin bu ülkenin taşı toprağı için gözünü kırpmadan canını verebileceğini hep beraber göreceğiz. O gün Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunu izlemenizi isterim. Birlikte izleyeceğiz. Beraber izleyeceğiz. Lozan'ın ne olduğunu yedi düveli anlattık. Ama henüz kendi ülkemizde bazı çevreleri anlatamadık. Onu da anlatacağız. Dediğim gibi Türkiye sıradan bir ülke değildir. Türkiye'nin özelliği bütün mazlum milletlere örnek olan ülkedir. Türkiye bütün mazlum milletlere önderlik yapıp Kuvayi Milliye Savaşı'nı yani bağımsızlık savaşını veren ülkedir. Dikkat buyurun. Türkiye'de cumhuriyet kurulduktan sonra bütün mazlum milletlerin cumhuriyet kurduğunu görüyorsunuz. Bu önemlidir. Ve biz bu önemin gereğini yapmak zorundayız. Balıkesirliler Kuvayi Milliye'nin başkenti dedik. Bir istiklal madalyasını da hak ediyor Balıkesir. Milli hareketinin en güçlü kenti olan Balıkesir'e İstiklal Madalyasının verilmesi lazım. Bunun da kanun teklifini vereceğiz. O zaman göreceğiz. Kimler Balıkesirlilerin yanında. Kimler Balıkesirlilerin karşısında" dedi.
 
"İki kırmızı çizgimiz var"
 
Konuşması sık sık 'Hak, hukuk, adalet' sloganları ile kesilen Kılıçdaroğlu, "Cumhuriyet Halk Partisi olarak yani devleti kuran bir parti olarak iki kırmızı çizgimiz var. Vatanımız ve bayrağımız. İki kırmızı çizgimiz var. Onun dışında kimliği ne olursa olsun, inancı ne olursa olsun, yaşam tarzı ne olursa olsun vatanına ve bayrağına bağlı olan herkes benim başımın üstünde yeri var. Madem ki Kuvayi Milliye Meydanı'nda konuşuyoruz. Bugün geldiğimiz nokta bugün geldiğimiz noktada kutuplaşan bir toplum var. Dış politikanın şahsileştiğini görüyoruz. Birilerinin iradesine göre dış politikanın oluşturulduğunu görüyoruz. Dış politikanın milli olmaktan çıkarıldığını görüyoruz. Ağır bedeller ödüyoruz. Devletin yapısında ciddi bir çürüme var. Devlette liyakat kalmadı. Devlette liyakat ve adalet istiyoruz. Dolayısıyla bizim görevimiz devleti yeniden inşa etmektir. Bunu yapacağız. Artık bugün hangi görüşten olursa olsun, hangi bölgede olursa olsun herkes artık bugün hak diyor, hukuk diyor, adalet diyor. İnanın ve bize güvenin. Bu ülkeye hakkı, hukuku ve adaleti mutlaka getireceğiz. O rüşvet alan büyükelçileri sizlerin takdiriyle Allah'ın izniyle iktidar olduğumuzda derhal görevlerinden alacağım, derhal. Uyuşturucu baronları, onlarla mücadele edeceğim. Gencecik evlatlarımızı zehirliyorlar. Biz ülkemizin çıkarları için çalışıyoruz. Ülkemizin çıkarları için mücadele ediyoruz. Gencecik evlatlarımız için mücadele ediyoruz. Onların bir köşeye atılmalarını onların dikkate alınmamalarını onların umutlarını yurt dışında aramalarını içimize sindiremiyoruz. Biz beraber olmak zorundayız. Birlikte olmak zorundayız. Birlikte mücadele etmek zorundayız. O nedenle Kuvayi Milliye Meydanı'nda bir kez daha söylüyorum. Bize güvenin. Bize inanın" dedi.
 
Kılıçdaroğlu'ndan çiftçiye vaat
 
Çiftçilere hitaben konuşan Kılıçdaroğlu, "Çiftçilerin sorunu var. Çözeceğiz. İktidar olduğumuzda ilk yapacağımız iş, ilk bir hafta içinde çiftçilerin ister bankalardan ister tarım kredi kooperatiflerinden çektikleri kredilerin faizlerini sıfırlayacağız. Sıfır faiz. Faizlerini sıfırlayacağız. Rahat edecek çiftçi kardeşim. Ayrıca havza bazlı planlama yapacağız. Kim neyi ekecek, neyi bitecek hep biz bileceğiz. Hiçbir çiftçinin ektiği ürün, beslediği hayvan dolayısıyla zarar etmesine asla izin vermeyeceğiz. Varsa yazın çiftçi kardeşlerim yazın bir tarafa. Kılıçdaroğlu sözü deyin. Çiftçiyim, ekiyorum, biçiyorum deyin. Hayvan besliyorum deyin. Balıkçılık yapıyorum deyin. Ben zarar edecek miyim? Hayır kardeşim. Alın teri döküyorsun, üretiyorsun. Kazanacaksın. Sen üretmezsen milyonlar aç kalır. Sen üretmezsen biz dışarıdan alırız. Sen üretmezsen seni değil dışarıdakileri zengin ederler. Ama bizim felsefemiz nedir? Bu ülkede alın teri dökenin kazanmasıdır. Alın teri döken kazanacak" şeklinde konuştu.
 
Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: "Rahmetli Ecevit'in dediği gibi 'Ne ezen, ne ezilen, insanca, hakça bir düzeni getireceğiz'. Tarım stratejik sektör. Dünyanın bütün ülkeleri tarıma destek verirler. Bizde de 2006 yılında bir kanun çıktı. Milli gelirin her yıl en az yüzde 1'i oranında çiftçiye destek verilir diyor. Yani vereceksin diyor. Vermiyorlar. Kuvayi Milliye Meydanı'ndan bütün çiftçilere, bütün balıkçılara, bütün üreticilere sesleniyorum. Not edin bir tarafa. İktidar olduğumuzda o yüzde 1 payı mutlaka alacaksınız. Türkiye Ziraat Odaları Birliği Başkanı'nı davet edeceğim. Plan Bütçe Komisyonu'na gelecek. Yüzde 1'i görecek ve nasıl harcandığını da kendisi denetleyecek. Bunu yapacağız. EYT sorunu. Hiç meraklanmayın. Çözemezlerse az kaldı biz çözeceğiz. Hiç endişeniz olmasın. Her bayramda en az asgari ücret kadar emekli ikramiyesi verilecek. Asgari ücret. Taşeron işçiler vardı biliyorsunuz. Onun da kavgasını verdim. Bütün taşeron işçilere kadro verilmesi gerektiğini söyledim. Bir kısmını verdiler. Şu anda rakamları size vereyim. 128 bin taşeron işçi kadro alamıyor. Sağlık Bakanlığı'nda var. Diğer bakanlıklarda var. Milli Eğitim Bakanlığında var. 10 ay süreyle çalıştırıyorlar. Bütün o taşeron işçilere sesleniyorum. İktidarımızda göreceksiniz. Herkes kadrolu, herkes güvenceli çalışacak. Bütün taşeron işçilere kadro vereceğiz. Geçmişte kısmen verdiler. Biz tamamına kimseyi ele güne muhtaç etmeyeceğiz. Aynı görevi yapıyor, aynı okulda çalışıyorlar. Aynı derse giriyorlar. Birisi kadrolu, birisi ücretli birisi sözleşmeli. Birisi bin lira alıyor, birisi 500 yüz lira alıyor, birisi 50 lira alıyor. Ama aynı işi yapıyorlar. Eşit işe eşit ücret. Felsefe ne bu. Adalet de burada yatıyor. Yine bütün öğretmen kardeşlerime ve din görevlilerine sesleniyorum. Sayınızı biliyorum. Kaç kişi olduğunuzu biliyorum. Tümünüze kadro vereceğiz" dedi.
Nurgül Yeşilçay'ın videosu ''48 kere maşallah'' dedirtti

Nurgül Yeşilçay'ın videosu ''48 kere maşallah'' dedirtti

Sergen Yalçın'dan bir çalım da Sefo'ya! Melisa Döngel'i kaptı

Sergen Yalçın'dan bir çalım da Sefo'ya! Melisa Döngel'i kaptı

Orhan Gencebay'ın eşinden muhalefete 'köpek' benzetmesi

Orhan Gencebay'ın eşinden muhalefete 'köpek' benzetmesi