ŞOK - Fenerbahçe Başkanı Ali Koç ve Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu (YDK) Başkanı Şekip Mosturoğlu bugün bir araya geldi. Görüşme kulübün seçimli genel kurula götürüleceği spekülasyonlarına yol açtı. Fakat görüşmenin şike kumpası davasındaki yeni bir gelişmeyle ilgili olduğu belirtildi.
3 Temmuz 2011’de şike iddiasıyla Fenerbahçe’ye operasyon yapılmış, dönemin Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım’ın da aralarında olduğu yöneticiler tutuklanmıştı. Daha sonra dosyadaki hakim ve savcılar, görevden alınmış ve kumpas kurdukları gerekçesiyle yargılanmıştı.
Operasyonu başlatan savcı Zekeriya Öz ve iddianameyi hazırlayan savcı Mehmet Berk, 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin ardından yurt dışına kaçmış ve meslekten ihraç edilmişti.
Şekip Mosturoğlu ve Fenerbahçe Hukuk İşlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Alper Alpoğlu, kulüp televizyonunda açıklama yaptı.
Şike soruşturmasında tutuklanan yöneticilerden olan Mosturoğlu, “Ben sadece Yüksek Divan Kurulu Başkanı olarak değil, aynı zamanda Fenerbahçe’nin 3 Temmuz Şike Kumpas süreciyle ilgili hukuki mücadelesinin bir parçası olarak da görev yapıyorum. Bu, divan kurulu başkanlığımdan önce de böyleydi şimdi de böyle. Sağ olsunlar Alper Bey, Fethi Bey sürekli bir arada bir çalışma başlatmıştık, o çalışma sürüyor” dedi.
'MAİLİME KUMPASLA İLGİLİ DELİLLER GÖNDERİLDİ'
E-posta adresine bazı deliller gönderildiğini aktaran Mosturoğlu, “Bugün şöyle bir açıklamamız olacak. 10 Mayıs günü benim şahsi mail hesabıma bir mail geldi. Bu mailde 3 Temmuz sürecinde dile getirdiğimiz kumpas olgusuna dair önemli deliller vardı. Bu deliller o dönemin federasyondaki yetkililerinin, yöneticilerinin bu süreç içerisinde UEFA’yla nasıl bir iş birliği içerisinde olduklarını, medyada algı oluşturma adına nasıl evrak ve bilgi sızdırdıklarını gösterir mahiyetteydi” diye konuştu.
'BUNLARI DELİLLENDİREMEMİŞTİK'
“Tabii bizi heyecanlandırdı. Çünkü bu iddiaları somutlaştırıp delillendiremediğimiz sürece iddia bazında kalıyordu” diyen Şekip Mosturoğlu, “Sonra biz hukuk kurulu olarak Yüksek Divan Kurulu’ndaki arkadaşlarımız, Hakkı Bey dahil olmak üzere bir araya geldik, ne yapabileceğimizi değerlendirdik. O değerlendirmeler ışığında müşterek aldığımız karar sonucunda bugün cumhuriyet savcılığına giderek bir süreç başlattık. Ben dönemin mağdurlarından biri olarak ve mailler bana geldiği için ben, Alper Bey de kulübü temsilen şikâyette bulunduk” ifadelerini kullandı.
'FEDERASYON KISMI HEP AÇIKTA KALMIŞTI'
Dönemin kamu görevlileri hakkında davalar açıldığını hatırlatan Mosturoğlu, “Bizim için şöyle çok değerli gelinen aşama: Biz kumpas olgusunu, bize kumpas kuran emniyet görevlileri, hakim ve savcıları yargıya taşımıştık, orada sonuçlanan davalar var. O davalarda zaten onlara karşı tezimizi ispatlamıştık. Bu federasyon yöneticileri ve federasyon çalışanlarıyla ilgili kısım hep açıkta kalmıştı. İddia bazındaydı ve bir türlü onu delillendiremiyorduk. Bugün bize gelen somut deliller bu süreci delillendirmeye elverişli. Bunun için suç duyurusunda bulunduk ve bir soruşturma başladı” dedi.
‘BELGELERDE ÇOK ENTERESAN ŞEYLER VAR’
Fenerbahçe Hukuk İşlerinden Sorumlu Yönetim Kurulu Üyesi Alper Alpoğlu ise şunları söyledi:
“Şekip Başkana ulaşan mail içeriğini biz de gördük, inceledik. İçeriğinde çok enteresan şeyler var. Bizim o dönem için en başından beri söylediğimiz, federasyon yetkililerinin, federasyon başkan vekilinin bir noktada bu işin içinde olduğu, bu işin bu noktalara gelmesinde çok önemli şekilde çaba sarf ettikleri, bunun somutlaştırılamayan ama herkesin bildiği bir gerçek olarak ortada duran bir şeyi kanıtlamak anlamında elimize çok önemli bilgiler, belgeler geçti. Tabii ilk olarak bu bilgilerin doğruluğunu teyit etmemiz gerekir. Biz bilgilerin doğruluğunu teyit edebilmek için konuya bakarken dün bütün sosyal medyada olsun, birçok yerde konuya ilişkin belgeler paylaşılmış vaziyette.”
‘BELGELER MEHMET BARANSU’YA AKTARILMIŞ’
“Sadece Yüksek Divan Kurulu Başkanımız ile değil, bu konu birçok kişi ile paylaşılmış. O dönem için FETÖ’nün basın ayağını oluşturan Mehmet Baransu isimli şahsa bilgi ve belgelerin aktarıldığını gördük. Bir terör örgütünün basın ayağını oluşturan kişiye 3 Temmuz soruşturması ile ilgili olarak, 3 Temmuz kumpası ile ilgili olarak bilgi ve belgelerin düzenli bir şekilde aktarıldığını, mail atıldığını, federasyondan kendi şahsi mail adresine ilgili kişinin, şahsi mail adresinden de Mehmet Baransu’nun mail adresine bilgileri aktardığını gördük, tabii ki bu belgeler doğruysa. Bunun üzerine de bunun bir terör soruşturmasına konu olması gerektiği kanaatine vardık. Bununla ilgili olarak suç duyurusunda bulunduk.”
‘TERÖR SORUŞTURMASI AÇILDI’
“Önemli bilgi şu: Terörden Sorumlu Başsavcımıza da konuyu izah ettik. Terör soruşturması da bununla ilgili olarak açılmış oldu. Biz tabii ki süreci sonuna kadar hem Yüksek Divan Kurulu Başkanlığımız hem Fenerbahçe hukuk ekibimiz sonuna kadar takip edeceğiz ve önemli sonuçlar alabileceğimize de inanıyoruz. 3 Temmuz sürecine ilişkin geride kalan, gizli kalan her şeyin de yavaş yavaş önümüzdeki süreçte aydınlanacağına inanıyoruz. O yüzden ben de bu konuyu Şekip Başkanım gibi çok önemli buluyorum.”