Geçen hafta 5 bin 905 liraya kadar çıkan gram altın, haftayı 5 bin 727 liradan tamamladı. Altındaki sert yükselişle birlikte gümüşte de benzer bir ivme yaşandı. Yatırımcılar, her gün “Altın ne kadar?”, “Gram altın kaç TL?” sorularını yeniden gündeme taşırken, altın fiyatlarının yönü ekonomi gündeminin ana konusu haline geldi.
“ALTIN BALON DEĞİL, NEREDE DURACAĞI BELLİ DEĞİL”
Para Piyasaları Uzmanı Mehmet Ali Yıldırımtürk, altındaki yükselişin bir “balon” olmadığını vurguladı.
Yıldırımtürk, “Sadece merkez bankaları değil, bireyler de altın alıyor. Altındaki yükseliş balon değil. Altının nerede duracağı belli değil” ifadelerini kullandı.
1972–1978 DÖNEMİNE BENZETTİ
Yıldırımtürk, altındaki mevcut yükselişin tarihsel bir paralellik taşıdığını belirterek şu değerlendirmede bulundu: “Altın fiyatlarını 1972–1978 yılları arasındaki gelişmelerle değerlendirmek gerekir. O dönemde ABD Merkez Bankası rezervlerinde ne kadar altın varsa, o kadar dolar basabiliyordu. Ancak bu sistem 1972’de terk edildi ve dolar, altın karşılığı olmayan bir para birimi hâline geldi. İşte o andan itibaren altın, petrol kriziyle birlikte 35 dolardan 850 dolara kadar yükseldi. Yani 6 yılda 23 kat artış yaşandı. Bugünkü hareket de o döneme çok benziyor.”
“KÜRESEL PARA SİSTEMİ KIRILMA YAŞIYOR”
Uzman isim, artan jeopolitik riskler, ticaret savaşları ve Trump’ın ikinci döneminde hedeflenen zayıf dolar politikasının da bu yükselişi tetiklediğini vurguladı. “Küresel para sisteminde yeni bir kırılma yaşanıyor” diyen Yıldırımtürk, yatırımcıların uzun vadeli düşünmeleri gerektiğini ifade etti.