ŞOK - Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, yaklaşık 600 bin kamu işçisini ilgilendiren 2025-2026 Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü'nü imzaladıklarını bildirdi.

Kamu kurum ve kuruluşlarındaki 600 bine yakın işçiyi kapsayan 2025-2026 Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmeleri uzlaşmayla sona erdi.

Bu kapsamda, sözleşmelerin imzalanması amacıyla Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikası (TÜHİS) ile TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ heyetleri, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'nda bir araya geldi.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'ın başkanlık ettiği toplantıya, TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcıları Ramazan Ağar, Eyüp Alemdar ve İrfan Kabaloğlu, HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcıları Devlet Sert ve Halil Çukutli ile kamuda örgütlü sendikaların başkanları katıldı.

Anlaşma sonucunda kamu işçilerine 2025 yılının ilk 6 ayı yüzde 24, ikinci 6 ay için günlük 50 lira seyyanen zam artı yüzde 11, üçüncü 6 ay için yüzde 10, dördüncü 6 ay için yüzde 6 zam oranlarında zam yapılacak.

TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ için ayrı ayrı hazırlanan protokol metinlerinin imzalanmasının ardından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar ve HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Devlet Sert birlikte basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

MÜZAKERELER 7 AY SÜRDÜ

Bakan Işıkhan, konuşmasında, "Yaklaşık 600 bin kamu işçimizi ilgilendiren toplu iş sözleşmesi sürecinde sona geldik ve biraz önce protokolleri imzaladık. İmzaladığımız bu protokollerin önce devletimize, milletimize, kamu işçilerimize hayırlar getirmesini nice Rabb'imden niyaz ediyorum" dedi.

Sendikalarla yaklaşık 7 aydır müzakereleri başarılı şekilde yönetmeye gayret ettiklerini belirten Işıkhan, bunda da sonuca ulaştıklarını söyledi.

Işıkhan, sosyal diyalog anlayışı doğrultusunda sendikalara kapılarını her zaman açık tuttuklarını vurgulayarak, "Müzakere süreci uzun bir zamana yayılmış durumdaydı. Nihayet belli bir noktaya geldik ve protokolü hem TÜRK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcımız Ramazan Bey'le hem de HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı Sayın Devlet Bey'le protokolümüzü imzaladık" diye konuştu.

Önlerinde memurlarla yapacakları toplu sözleşme sürecinin olduğunu anımsatan Işıkhan, ağustos ayı sonunda da bu süreci masada başarıyla neticelendireceklerine yürekten inandığını ifade etti.

Liderliği ve çalışmalara verdiği destekten dolayı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a şükranlarını ileten Işıkhan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay ve HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan'a da teşekkür etti.

İKİ KONFEDERASYON DA BÜYÜK MÜCADELELER VERDİ

TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar da temsil ettikleri toplumun sofrasına bir ekmek fazla koymak için mücadele ettiklerini vurguladı.

Ağar, şöyle devam etti:

"Tam olmasa da bugünün şartlarında bir yere geldik. Sayın Bakanımızla TÜRK-İŞ olarak ayrı çerçeve protokolü imzaladık. HAK-İŞ olarak ayrı çerçeve protokolü imzalandı. İçeriği aynı, metinler birebir aynı, değişen bir şey yok. Ancak ayrı konfederasyon olmamızdan dolayı böyle yapılması icap ediyordu. Böyle yapıldı. Müzakereyi de birlikte yürüttük, iki konfederasyon da büyük mücadeleler verdi."

Ağar, emeği geçen herkese teşekkür ederek, "Greve gitmeden bu işi böyle bitirdiğimizden dolayı da iyi oldu diye düşünüyoruz. Hem çalışanlara hem çalışma hayatına tüm işçi arkadaşlarımıza hayırlı uğurlu olsun diyorum" dedi.

HİÇBİR ZAMAN MASAYI TERK ETMEDİK

HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Devlet Sert de her zaman sorumluluklarının farkında olduklarını, hiçbir zaman sorumluluktan kaçmadıklarını ve masayı terk etmediklerini anlattı.

Sadece HAK-İŞ'in değil TÜRK-İŞ'in de 600 bin işçinin sorumluluğunu omuzlarında hissederek bugünlere gelindiğini dile getiren Sert, "Elbette ki 'yüzde 100 memnuniyet olmuştur' diyemeyiz. Beklentiler 'yüzde 100 karşılandı' diyemeyiz. Ama bugünün şartlarında dünyanın ekonomik anlayışı, Türkiye'ye yansıması, Türkiye'deki enflasyon gücünün, alım gücünün ne kadar zayıf olduğu bir dönem çalışanların ne kadar mağduriyet içerisinde yaşadığını hep birlikte görüyoruz" değerlendirmesinde bulundu.

Kaynak: AA