ŞOK -Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Kocatepe Camisi Konferans Salonu'nda düzenlenen 7. Aile Forumu'na katıldı. Burada konuşan Erbaş, aileyi korumaya hatta kurtarmaya yönelik pek çok hizmet yapmaya devam ettiklerini bildirdi.

Zaman zaman aile, toplum, çevre gibi unsurların etkisiyle insanın yaratılışına ve var oluş gayesine aykırı davranışlar sergileyebildiğini kaydeden Erbaş şunları söyledi:

"Fıtratın muhafaza edilmesi noktasında aileye düşen görevler ve özellikle bir rol model olarak ebeveynin, çocuğun yetişmesindeki rolü üzerine iyi düşünülmesi gerekir. Zira kimlik ve kişilik oluşumunda belirleyici unsur olan aile, değerler ekseninde yaşanacak bir toplumsal hayatın devamlılığı hususunda alternatifi olmayan bir kurumdur."

Kapak Ali Erbas 2 Bin 689 Gunluk Gorev Suresinde 3 Bin Dava Acti 618049

'AİLE HUZURUN TEMEL KAYNAĞI'

Bireyin toplumla ilk temasının, içinde doğduğu ailesi aracılığıyla başladığını kaydeden Erbaş şu ifadeleri kullandı:

'Palalı Sabri' cinayetinde istenen cezalar belli oldu 'Palalı Sabri' cinayetinde istenen cezalar belli oldu

"İnsanların inanç, fikir, vicdan ve ahlak dünyaları ile kimlik, kişilik ve karakter yapıları, içinde doğup büyüdükleri ailenin değerleriyle şekillenmektedir. Dünyaya gelen insan ilk eğitimini burada almakta, biyolojik, psikolojik ve sosyolojik gelişimini burada, ailede tamamlamaktadır. Bu açıdan aile, fıtratı korumanın, sağlıklı sosyalleşmenin ve nesli devam ettirebilmenin en sağlam zemini, bireysel ve toplumsal huzurun temel kaynağıdır. Aile kendisinden beklenen işlevleri yerine getirmezse hem bireyin hem de toplumun zarar görmesi kaçınılmaz hale gelir. Her türlü sapkın ideoloji ve anlayış toplumda yaygınlaşır."

Ali Erbas 1488822

'HERKES İÇİN EN TEMEL SORUMLULUK'

"Uzun zamandır dünyayı etkisi altına alan siyasal, finansal ve kültürel emperyalizm başta aile kurumu olmak üzere önüne çıkan tüm değerleri altüst etmektedir" diyen Erbaş şöyle devam etti:

"Özellikle son yüzyılda genetik alanda yaşanan ve varlığın tabiatını değiştirecek boyuta ulaşan gelişmeler, insanın varlığa ve hayata bakışını derinden etkilemektedir. Gelinen noktada insanlık, cinsiyeti toplumsal bir problem olarak gören ve cinslerden birini diğerine benzeterek ya da insan fıtratına tamamen savaş açarak cinsiyetsiz bir toplum oluşturma çabası içine giren sapkın bir anlayışla karşı karşıyadır. Cinsiyetsizliği teşvik edici her faaliyeti destekleyerek gerçekte aileyi hedef alan bu anlayış, insanlığın istikbalini tehdit eder bir boyuta ulaşmıştır. Fıtrata dair bu dejenerasyon karşısında sessiz ve duyarsız kalan toplumların felakete sürüklenmesi kaçınılmazdır. Bu sebeple fıtratı ve güzel ahlakı muhafaza etmek herkes için en temel insani sorumluluktur."

Kaynak: İHA