Geçtiğimiz sezon Ligue 1'de şampiyon olan PSG'nin teknik direktörü olarak görev yapan Galtier, gözaltına alındı. Ünlü teknik adamın geçtiğimiz aylarda ortaya çıkan e-maillerindeki ırkçı ve ayrımcı sözleri büyük tepki toplamış ve Fransız adli makamları da sezonun tamamlanmasının ardından soruşturma başlatmıştı. Galtier'in gözaltına alınması, futbol dünyasında şok etkisi yarattı.
Bu gelişme, ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadele edilmesi gerektiği vurgusuyla birlikte, spor camiasında da büyük bir tartışmayı beraberinde getirdi. Galtier'in e-maillerindeki sözlerin ortaya çıkmasıyla birlikte, futbol dünyası bu tür davranışları tolere etmeyeceğini bir kez daha göstermiş oldu.
Fransız adli makamlarının soruşturması devam ediyor ve Galtier'in geleceği belirsizliğini koruyor. PSG ise hızla yeni bir teknik direktör arayışına girdi ve takımın başında istikrarı sağlamak adına adımlar atmaya çalışıyor. Öte yandan, ırkçılık ve ayrımcılıkla mücadele konusunda daha fazla bilinç oluşturma ve eğitim çalışmalarının önemi bir kez daha vurgulanmış oldu. Bu tür olumsuz olayların spor dünyasında yer bulmaması ve futbolun evrensel bir birleştirici güç olarak kullanılması için çaba harcanması gerektiği bir kez daha hatırlatıldı
Fransa'da sezonun sona ermesinin ardından başlatılan soruşturma kapsamında, Christophe Galtier ve oğlu John Valovic-Galtier gözaltına alındı. RMC Sport'un bildirdiğine göre, ırkçı söylemlerle ilgili olarak adli makamlar tarafından gözaltına alındılar.
Galtier hakkındaki iddiaların kanıtlanması durumunda, Fransız teknik adamın para cezası ve 3 yıla kadar hapis cezasıyla karşı karşıya kalabileceği söyleniyor. Bu gelişmeler, ırkçılıkla mücadele konusundaki ciddiyeti bir kez daha vurgulamaktadır.
Galtier'in Julien Fournier'e gönderdiği e-mailde yer alan ırkçı ifadelere göre, "Takım sadece siyahi oyunculardan ve Cuma günleri camiye namaz kılmaya giden pisliklerden oluşuyor. Bu kadar çok siyahi ve Müslüman oyuncuya sahip olmak benim isteklerime uymuyor ve bu şehirdeki insanların beklentilerine de ters düşüyor. Dün gece restorana gittim ve herkes siyahi oyunculardan oluşan takımımız hakkında alay ediyordu."
Bu ırkçı söylemler, Galtier'in tutumunu ve söylemini eleştiren bir gündem oluşturdu. Bu tür ifadeler, spor camiasında ve toplumda hoşgörü, eşitlik ve saygı değerlerine aykırıdır ve kabul edilemez niteliktedir. Irkçılıkla mücadele konusunda daha fazla farkındalık ve eğitim gerekliliği bir kez daha vurgulanmaktadır. Bu olay, ırkçılığın spor dünyasında ve toplumda hala var olduğunu hatırlatmakta ve bu tür davranışların ciddi sonuçları olabileceğini göstermektedir.