ŞOK - Erkan Baş, iktidarın son dönemde Meclis’ten geçirdiği çevre karşıtı yasa tekliflerine değinerek, özellikle zeytinlik ve mera alanlarını maden projelerine açan düzenlemeyi hedef aldı. “AKP’nin yasama anlayışı; rant odaklı, halk düşmanı, sermaye yanlısı bir anlayıştan ibaret” diyen Baş, “Bugün milyonların gözünün içine baka baka 'ülke karanlıkta kalacak' diyerek zeytinlikleri katletmek istiyorlar. Peki bu ülkeyi 25 yıldır kim yönetiyor?” sözleriyle iktidara sert yüklendi.
İktidarın bir yıllık performansını “karne”yle değerlendiren TİP lideri, adalet, barınma, kadın hakları ve insanca yaşam gibi temel başlıklarda hükümetin tamamen sınıfta kaldığını ifade etti. “Gençlerin geleceğini çalan, doğayı yok eden, yargıya müdahale eden bir iktidar var. Halk için değil, saray için çalışan bir yönetim anlayışıyla karşı karşıyayız” dedi.
'BARIŞ, SİYASİ PAZARLIK KONUSU YAPILAMAZ'
Erkan Baş, gündemdeki “Terörsüz Türkiye” ve TBMM’de kurulması planlanan barış komisyonuna da değindi. Barış sürecinin toplumsal meşruiyeti ve şeffaflığı olması gerektiğini vurgulayan Baş, “Silahların susması için yıllardır mücadele ediyoruz. Ancak bu süreç, iktidarın siyasi çıkarları uğruna istismar edilirse barış umutları da heba olur. Barış halktan gizlenerek değil, halkla birlikte inşa edilir” diye konuştu.
Komisyonun yapısı, çalışma yöntemleri ve görev tanımının halen netleşmediğini belirten Baş, “Komisyon sadece iktidarın istediği sınırlar içinde çalışacaksa bu bir aldatmacadan ibaret olur” ifadelerini kullandı.
'ÖNERİ AÇIK BİR ŞEKİLDE TOPLUMU AYRIŞTIRMAKTIR'
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin kapalı bir toplantıda dile getirdiği, “Cumhurbaşkanı yardımcısı biri Kürt biri Alevi olsun” şeklindeki öneriye çok sert yanıt veren Erkan Baş, “Bu açık ve net biçimde bölücülüktür. Kimliklerin siyasette masa başında pazarlık unsuru yapılması, eşit yurttaşlık ilkesine ihanettir” dedi.
Baş şöyle devam etti: “Devlet makamları bütün yurttaşlara aittir. Etnik kimlik ya da inanç üzerinden görev dağılımı yapmak halkı ayrıştırmak ve kutuplaştırmaktır. Kaldı ki önerilen modelde bile Kürt ve Alevi yurttaşlara sadece yardımcı olma rolü biçilmesi utanç vericidir.”
