ŞOK - Gemlik merkezli olarak 1 Temmuz’da 3,9 ve 4,2, ardından 2 Temmuz’da 4,3 büyüklüğünde depremler meydana geldi. Sarsıntıların şiddeti düşük olmasına rağmen yüzeye yakın gerçekleşmesi, çevre illerde de hissedilmelerine yol açtı.
SESSİZ AMA POTANSİYELİ BÜYÜK
Bursa Teknik Üniversitesi Deprem Mühendisliği Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Beyhan Bayhan, bölgedeki fay hattının tehlikeli potansiyeline dikkat çekti:
"Bu fayın ne zaman büyük bir deprem oluşturacağıyla ilgili kesin bir bilgiye sahip değiliz. Onun için bu fay üzerinde daha önce yapılan araştırmalar sonucunda 7 ve üzeri büyüklüğünde bir deprem olabileceğiyle ilgili hazırlık yapmamız gerekiyor."
İZ BIRAKAN DEPREMLER
Gemlik geçmişte de yıkıcı depremlerle yüzleşti. En son 2006 yılında 5,2 büyüklüğünde bir deprem yaşanan bölgede, sismik hareketliliğin düzenli olarak devam ettiği biliniyor. Uzmanlara göre bu durum, büyük bir depremin habercisi olabilir.
60 BİN BİNA RİSK ALTINDA
Gemlik-İznik Fayı, Kuzey Anadolu Fay Hattı’nın güney kolunu oluşturuyor. Fay hattı, Sakarya Geyve'den başlayarak İznik Gölü’nün güneyinden geçip Gemlik ve Mudanya’ya kadar uzanıyor. Yaklaşık 100 kilometrelik bu segmentin potansiyel etkisi oldukça geniş.
Prof. Dr. Bayhan, olası bir büyük depremde 60 bin binanın orta ya da ağır hasar alabileceğini vurguladı. Bu fay hattı, Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin Deprem Risk Azaltma Projesi kapsamında da kritik öneme sahip 9 faydan biri olarak kabul ediliyor.
KENTSEL DÖNÜŞÜM HAYATİ ÖNEME SAHİP
Uzmanlara göre Türkiye genelinde milyonlarca bina mühendislik hizmeti almadan inşa edilmiş durumda. Prof. Dr. Beyhan Bayhan bu konuda şu uyarılarda bulundu:
"Kentsel dönüşümün çok önemli olduğunu düşünüyorum. Kentsel dönüşüm projelerinin Bursa'da ve çevre illerde de artması gerekiyor."
"Depremden korkuyoruz ama çok çabuk unutuyoruz. Onun yerine gerçekten çözümcü bir şekilde vatandaşımız, devletimiz, kamu idareleri, belediyeler el ele verip finans koşulları oluşturarak kentsel dönüşüm çalışmalarının çok daha hızlanması gerektiğini düşünüyorum. Hem bu şekilde insanımız korkmadan dayanıklı binalarda yaşama kalitesine kavuşur diye ümit ediyorum."
BİNALARIMIZA NE KADAR GÜVENİYORUZ
Depremlerin birbirini tetikleyip tetiklemeyeceğine dair kesin bir bilimsel verinin olmadığını vurgulayan Prof. Dr. Bayhan, şunları kaydetti:
"Dünya genelinde günde binlerce kez meydana gelen bu büyüklükteki depremlerin birbirini tetikleyip tetiklemeyeceği konusunda kesin bir şey söyleyemeyiz. Bizim odak noktamız, içinde yaşadığımız binalar olmalı. Biz binaları daha çok sorgulamalıyız."
