ŞOK - Halk TV’de yayınlanan Yeni Bir Sabah programında gazeteci İsmail Küçükkaya’nın konuğu İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’ydu. Programda siyasetin sıcak başlıkları ele alınırken, Küçükkaya’dan dikkat çeken bir kulis bilgisi geldi.
Küçükkaya, AK Parti kulislerinden edindiği bilgilere göre, iktidar partisinde Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin “50+1” şartının yarattığı siyasi tıkanmaların yeniden masaya yatırıldığını aktardı. AK Parti kurmaylarının bu sistemin mevcut yapıda sürdürülebilir olmadığını düşündüğü ve alternatif modeller üzerine çalışma başlattığı ifade edildi.
KULİS BİLGİSİ VERDİ
Küçükkaya şu ifadelere yer verdi; “Bir bilgi vereyim efendim. Şimdi bazıları öyle değil falan diye açıklamalar yapacaklardır ama ben AK Parti cenahından önemli isimlerden birkaç ayrı kaynaktan duyduğum bir şeyi söyleyeyim size. Onlar da bu tıkanmayı görüyorlar şimdi. AK Parti kurmay kadrosunda. Ve aslında yarı başkanlık gibi bir yeni sistem, yani aslında bu yüzde 50 meselesinin de ortadan kalkacağı, dolayısıyla bunun handikaplarının bertaraf edileceği bir arayıştalar şu anda.”
'TÜRKİYE'DE SİSTEM KİLİTLENDİ'
Müsavat Dervişoğlu ise Küçükkaya’nın sözlerini şu şekilde değerlendirdi; “Onlar da prangalarından kurtulmak istiyorlar. Parlamenter demokratik sistemi daha önce sizin programlarınızda ben defalarca ifade ettim. Parlamenter demokratik sisteme dönüşün yol taşlarını, gerçek anlamda dizmesi gerekenlerin iktidar partileri olduğunu söyledim.
'İKTİRADIN YETKİLERİNİ SINIRLAYAMIYORSUN'
Bakın, gazete manşetlerine konu oluyor. Yani bakana ulaşıyor, bürokrata ulaşamıyor. Cumhurbaşkanına ulaşıyor, bakana ulaşamıyor. Sistem kilitlendi. Sistemde kurumlar bertaraf edildi. Kurumlar tasfiye edildi. Türkiye’nin işte birtakım strateji merkezleri vesaire var. Devlet Planlama Teşkilatı yok. Türkiye’de müsteşarlıklar kalkınca devlet hafızası otomatik olarak yok oldu zaten. Dolayısıyla biz, ya adımız cumhuriyet ama işte Zaire de cumhuriyet, Kongo da cumhuriyet. Demokrasinin olmadığı yerde doğru, temsilin yapılamadığı yerde ve iktidarın yetkilerinin sınırlandırılmadığı yerde demokrasiden bahsedebilmek mümkün değil. Bugün iktidarın yetkilerini sınırlayamıyorsunuz ki. Bir anayasa yapılmış. Ben bunu cebimde gezdiriyorum.
'ATATÜRK İSTESE KARŞI ÇIKARIM'
Bu anayasa Recep Tayyip Erdoğan’ın ölçülerine göre tanzim edilmiş bir anayasa. Kişiye özel takım elbise. Kişiye özel bir takım elbisedir ve bu anayasadaki yetkiler ne yapacağını ve ne yapmayacağını bildikleri Recep Tayyip Erdoğan’a göre şekillenmiş. Bu yetkiler, başkalarına kolay emanet edilebilecek yetkiler değildir. Bakın size bütün samimiyetimle söylüyorum, bu anayasadaki yetkileri Mustafa Kemal geri dönse de ona vermeye kalksalar ben ona da karşı çıkarım. Ki Mustafa Kemal böyle bir yetki istememişti.”