ŞOK - CHP’ye bağlı 4 belediyeye yönelik gerçekleştirilen operasyonlar, siyasette büyük yankı uyandırırken tepkiler de art arda gelmeye devam ediyor. Gelişmeler üzerine CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin MYK’sını acil olarak topladı. Toplantı sonrası kameraların karşısına geçen Özel, operasyonlara sert sözlerle tepki gösterdi ve iktidarı yargı eliyle siyasi hesaplaşma yürütmekle suçladı.

Ozgur Ozel Den Myk Toplantisinin Ardindan Aciklama

'HERKES AYAĞINI DENK ALSIN' DEMİŞTİ

CHP'li Adana, Manavgat, Antalya ve Adıyaman belediye başkanlarının gözaltına alınmasına tepki gösteren Özgür Özel “Senin icazetinle partinin başında oturacağıma, namusumla Silivri'de Ekrem Başkan'ın yanında yatarım seçime kadar. Yok öyle şey. Suça bulaşan varsa Allah da belasını versin biz de vereceğiz belasını. Bu millete saygı duyacaksınız. Seçme haklarını ellerinden alıyorsunuz. Bu tarihin önemli bir kırılma noktasıdır. Bundan sonraki süreçte herkes ayağını ders alsın” diyerek seslenmişti.

'KİMSE HADSİZLİKTE BULUNAMAZ'

Özel’in açıklamalarına tepki gösteren Adalet Bakanı Yılmaz Tunç “Bu tür saldırgan ve sorumsuz söylemler, asla kabul edilemez. Yargı süreci devam ederken, hiç kimse kendisini hakim-savcı yerine koyarak hüküm verme hadsizliğinde bulunamaz” dedi.

Ekran Resmi 2025 07 05 17.22.17

Bakan Tunç'un açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

Antalya, Manavgat, Adana ve Adıyaman belediye başkanları hakkında rüşvet ve irtikap iddialarına ilişkin, ilgili Cumhuriyet Başsavcılıklarınca başlatılan adli soruşturmalar, hukukun gerekleri doğrultusunda ve tamamen yasal sınırlar içinde sürdürülmektedir.

Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 160. maddesi uyarınca; "Bir suç işlendiği izlenimini veren bir durum ortaya çıktığında, Cumhuriyet savcısı, maddi gerçeği ortaya çıkarmak ve kamu davası açılıp açılmayacağına karar vermek üzere derhal soruşturmaya başlamakla yükümlüdür." Kuvvetli suç şüphesinin varlığı halinde yargının buna kayıtsız kalması düşünülemez.

'HERKES YARGIYA TABİ'

Cumhuriyet Başsavcılıklarınca ortaya konulan deliller ve iddialar karşısında, şüpheli konumdaki şahısların savunma hakları güvence altındadır. Hiç kimse hukuk ve kanunlar karşısında layüsel değildir. Kamu görevi yürütenler dahil herkes, yargı denetimine tabidir.

'SEVİYESİZ İTHAMLAR'

Soruşturma safhasında yürütülen adli işlemleri “siyasi”, “taraflı” ya da “kasıtlı” göstermek; doğrudan yargının tarafsızlığına ve bağımsızlığına zarar veren, yargıyı yıpratma amacı taşıyan sorumsuz ithamlardır. Dosyaların içeriğini bilmeden yapılan “ortada suç yoktur” ya da “kesin suç işlenmiştir” şeklindeki peşin hükümler, soruşturmayı etkilemeye yönelik beyanlar niteliğindedir. Özellikle bazı çevrelerce yargı mensuplarını hedef alan kara propagandalar; adli süreçlere ve hukuk güvenliğine zarar vermektedir. Adli soruşturmaları saygısız ve hadsiz bir üslupla Sayın Cumhurbaşkanımızla ilişkilendirme cüreti göstererek mesnetsiz ve seviyesiz ithamlarda bulunanlar, aslında doğrudan yargıya, hukuka ve anayasal düzene saldırmaktadır.

'ASLA KABUL EDİLEMEZ'

Soruşturmayı yürüten bağımsız adli makamlara yönelik hakaret ve tehdit içeren açıklamalar; açıkça yargıya baskı kurma, adaletin tecellisini engelleme ve kamuoyunu yanıltma teşebbüsüdür. Bu tür saldırgan ve sorumsuz söylemler, asla kabul edilemez. Yargı süreci devam ederken, hiç kimse kendisini hakim-savcı yerine koyarak hüküm verme hadsizliğinde bulunamaz. Hukuka saygısı olan herkesin yapması gereken; yargının vereceği kararı beklemek, hukuki sürece saygı göstermek ve adil yargılamaya gölge düşürecek tutumlardan kaçınmaktır.

Kaynak: HABER MERKEZİ