ŞOK - Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, katıldığı bir canlı yayında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın 'yeni anayasa' açıklamalarına yanıt verdi. Özel, "Nasıl yapacağız? Menemen yapamayız bu şartlarda" dedi.

CHP lideri Özel, TELE 1 canlı yayınında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Gündeme özel önemli açıklamalarda bulunan Özel, şu ifadeleri kullandı:

"Gaziosmanpaşa'nın bir önemli durumu var. Belediye meclisi çoğunluğunun bizde olmadığı tek ilçe. Belediye başkanı görevden uzaklaştırıldığında belediye başkan vekilliği onlara geçebiliyor. Bunu daha önce Yalova'da da görmüştük. Uydurma gerekçelerle belediye başkanları alınıyor ve mahkeme senelerce bitmiyor. Yalova'yı onlar kazanmış gibi yönettiler. Bu sefer Yalovalılar yüksek farkla CHP'ye verdiler oyu.

'BU KİŞİYE SUÇ ÖRGÜTÜ LİDERİ DENİLİYORDU'

Biz dün Gaziosmanpaşa'ya bu durumu anlatmak için gittik. Gaziosmanpaşa'nın evladı, AKP'nin kalesi denilen yerde belediyeyi kazanıyor ama belediye meclis çoğunluğu karşı tarafta.

Aziz İhsan Aktaş denilen kişi itirafçı olmuş. Bu kişiye suç örgütü lideri deniliyordu. Şu anda dışarıda. Bir suç örgütü lideri suçu itiraf etti diye eve yollanıyor. Lider ona suç atıyor, buna suç atıyor eve gidiyor.

Hakan; 'Genel Başkanım eğer bir kuruş rüşvet aldıysam beni Taksim'de assınlar.' Bu kadar inanıyor çocuk kendine. HTS kayıtlarının olduğu dakikada mevzubahis benzin istasyonuna yakın okullarda öğretmenlere çiçek dağıtıyor. Canlı yayını var. İkinci gün söylenilen saatte açılış yapıyor. Üçüncüsü de Erasmus programı dahilinde öğrencilerle buluştuğu program aynı bölgede.

'3 GÜN SÜRMÜŞ İFADESİ'

Önce suçlayacağı kişiyi buluyor. Baz kayıtlarını alıyor. Aracılık ediyor diye iftira edeceği kişinin baz kayıtlarını alıyor. Çakışan yerleri fosforluyor. Aziz İhsan Aktaş'ın baz kayıtlarına erişemez. Önüne ittiriyor. 5 sayfa ifade vermiş 3 gün sürmüş ifadesi. Titiz çalışmışlar. Saat ve tarih verip 'Burada buluşmuşlar' diyor. Baz kayıtları önüne konmadan söylenecek şey değil.

'BU İŞİN DÖNÜŞÜ YOK'

Bu şartlar altında içlerine sinecekler mi? Bu kumpasla o belediyeyi AKP'li belediye meclis üyeleri 'Bizim oldu' diyecekler mi? Hakan dahil, Aykut dahil, belediye başkanlarımız, bir kısmı tanımadığım iş insanları... Geçenlerde bir tane kadın katilini iki kolundan tutup arabanın arkasına attılar ona bile tepki gösterdiler. Belki de bir gün sonra serbest kalacak adamların iki koluna iki polis, ip gibi dizmişler... Çukurdan çıkarken görüntü var. Bunu gördüm delirdim. Dünkü cümlem de şu; 'Bir daha aileleri, evlatları, anneleri, babaları üzecek bir görüntü görürsem bunun altında kalmam. Seni pişman ederim. Bunun altına imzamı atarım. Ne Tele1'i bağlar ne bunu yayınlayan televizyonları bağlar. Benim ifademdir. Bu kadar insan onuruyla oynamak olmaz. 50 yıl 4 ay kamu hizmeti yapmış olan Hasan Akgün'ü en öne koymuşlar. Bu insanlar suçları ispatlanana kadar masumlar bir kere. Bunu söylüyorum. Dedim ki 'Bir daha görürsem dağılmamak üzere toplanırız' bu da şu; 'Daha fazla ileri gitmeyin, daha fazla ileri gideriz.' Ne anlıyorlarsa onu söylüyorum. Nerede toplanırız, ne kadar dağılmayız bilmem. Mesajı alacak alan alsın. Bıçak kemiğe dayandı. Bu vakitten sonra böyle haysiyetsizlikler yaparlarsa, onurumuzla oynamaya devam ederlerse, iftira atarlarsa, adil bir yargılanma rejimi kurulmazsa... Onlar sertleşirlerse ben de sertleşmeye devam edeceğim. Ne anlarlarsa onu yapacağım. Bu vakitten sonra bu işin dönüşü yok.

'DAVUL ZURNAYLA UĞURLANDI'

Tayyip Erdoğan bu suçlamaların hepsinden yargılandı. Bir gün evinden alınmadı, gözaltında tutulmadı. Hüküm kesinleşti, davul zurnayla uğurlandı. İçerideyken gelen ziyaretçi sayısıyla hala övünüyor. Ekrem İmamoğlu evinden gözaltına alındı, dört gün Vatan Emniyet'te iğrenç bir yerde tutuldu, tutuklandı, tutuklu yargılanıyor, ziyaretçi kısıtlaması var ve resminin asılması yasak. Öbürü şiir kitabı yayımladı.

'MÜCADELE VERİYORUZ'

O 28 Şubat Darbesi bu 30 Şubat Darbesi böyle bir şey yok. Böyle bir insafsızlık, vicdansızlık yok. Arkadaşlarımızın ve partimiz onuru, şerefi, bu insanların aileleri için mücadele veriyoruz. Önce benim arkadaşlarım evine dönecek sonra ben döneceğim.

'ERDOĞAN HIRSIZI SAVUNDU'

Gelecek seçimde cumhurbaşkanı olmaya hazırlanıyor. Son derece motive. 'Ekrem İmamoğlu suç örgütü' kurgularını ispatlıyorlar. Hedefe ulaşmak için delil yaratmaya çalışıyorlar. İlk başladığında Ekrem Başkan'ın daire sattığı kişileri aradılar. Sonra bu darbeye kalkıştılar. Babasının evini bastı, yazlık evini bastı. Nasıl bunların evinden ayakkabı kutuları, para sayma makinaları çıktı. Ben suçsuzu savunuyorum Erdoğan 17-25 Aralık'ta hırsızı savundu.

'İTİRAFÇI YAPMAYA ÇALIŞTI'

Geldiğimiz bu noktada bu savcı inanmış ki kasalar, paralar bulacağım. Geldi çuvalladı. Başladı yalancı tanıklar... Somut delil yok. Bu sefer içeridekileri itirafçı yapmaya çalıştı.

'AÇSIN YAPACAK BİR ŞEY YOK'

O soruşturmalardan birisi Akın Gürlek'in hırsından bana açtığı soruşturma. Açsın yapacak bir şey yok. Ama ikinci soruşturma çok güzel bir rövanş. Akın Gürlek, Antalya'da yaptığı bir konuşma yüzünde Ümit Özdağ'ı Ankara'da yemek yerken gözaltına aldırmış İstanbul'a getirmişti. Bu Antalya ve Ankara başsavcılarına küfürdür. Akın Gürlek'in görev bölgesi nedeniyle Kartal'a bile bakamaz. Ümit Özdağ Antalya'da konuşmuş Ankara Başsavcısı'na, 'Ben senin görev yerinden gözaltı yapıyorum' diyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı da benim İstanbul'da yaptığım bir konuşmadan dolayı soruşturma açıp ona karşı rövanş alıyor, had bildiriyor. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı yine usulsüz bir iş yapmıyor. Görev yerim Ankara olduğu için yine yetkili. Ama bu Ümit Özdağ konusunda hiçbir zaman yetkili olmadı.

'KAZANMAK İÇİN HER ŞEY MÜBAH'

Erdoğan'ın hedefi iktidarda kalmak. Geçtiğimiz günlerde de söyledi. Can bedende durdukça koltukta oturmak istiyor. Karşısında Beylikdüzü Belediyesi'ni ondan alan, İstanbul'da 3 kez adaylarını yenen Ekrem İmamoğlu var. Erdoğan kendisini 'Yenilmez Armada' görüyordu ya. Onun sandıktan anladığı 'Birden fazla partinin yarıştığı Erdoğan'ın kazandığı bir oyun', kazanmak için her şey mübah.

'MENEMEN YAPAMAYIZ BU ŞARTLARDA'

Bugün Türkiye'de istisna olması gereken şey kaide olmuş, kaide istisnaya dönmüş durumda. Anayasa ortada, hukuk fakültelerinde öğretilenler ortada, yargılama usulünün temel yaklaşımları ortada. Bunlar 'Gelin yapacağız anayasa'. Nasıl yapacağız? Menemen yapamayız bu şartlarda.

Bir kere arkadaşlarım tutuksuz yargılanacak. Tutuklu biri varsa kamuoyu hak verecek. Ön şart koymuyorum ama tutuklamalar canlı yayınlanacak. AYM kararları, AİHM kararları uygulanacak. Siyasi tutuklular bırakılacak. Erdoğan Anayasa'ya aykırı tutumlarından vazgeçecek. Sonra anayasa masasına oturmayı konuşabiliriz."

Muhabir: İSKENDER KORDU