Sındırgı'da dün gece 22:48'de meydana gelen 6,1 büyüklüğündeki deprem, büyük paniğe yol açtı. Bugün de Sındırgı en büyüğü 3,9'luk depremlerle beşik gibi sallanmaya devam etti. Deprembilimci Prof. Dr. Şener Üşümezsoy CNNTÜRK'te bölgedeki son durumla ilgili değerlendirmelerde bulundu.
'TEK SEFERDE KIRILSA 6,5 OLURDU'
Prof. Dr. Şener Üşümezsoy programda şunları söyledi: "Şimdi dün depremin olduğu yer neydi? İkiz deprem gibiydi önceki depremle birlikte. Sındırgı Dağı ve düşük açılı burası da Sındırgı olsun, bunun altına dalmış ve bu yukarı çıkarak deprem oluyor. Yaklaşık 30 derecelik açıyla Sındırgı’nın altına dalmıştı. Artık artçılar şu dağın üzerindeydi. 300 kilometrekarelik bir alan. Orman sayarsak burayı, ilk yangından sonra yanmamış alanlar yandı bu sefer."
"Bunların oluşturduğu artçılar dağa doğru gelmeye başladı. Aslında bu artçı dediğimiz depremler öncüler oldu. Ve buraya doğru geldiğinde 2’nci deprem oldu. Eğer tek seferde kırılsaydı 6,5’luk deprem olurdu ve Sındırgı için yıkıcı olurdu. Gördes Dağı ile Simav Dağı arasındaki vadide faylar var. Buradaki yırtılma önce kenarlardan başlıyor sonra ortaya geliyor. Arkasından tekrar söylüyorum burada kuzeye değil güneye giden artçılar oldu. Onlar artçı değil öncü oldu. Ama bütün depremler güneye doğru geldi ama aslında deprem Sındırgı’nın altındaydı."
'SINDIRGI DEPREMİ İKİZ DEPRMEİN ÖNCÜSÜ OLDU'
"Orman bir kere yandığı zaman kömür olur sonra tekrar yanmaz. Demek ki burada genç yeni yeni ormanlar var. Simav ile Sındırgı arasındaki bölge 1864’teki Simav depreminden sonra dolmuş gibi görünüyor. Sındırgı’da olan deprem yayıldı yayıldı, bu ikiz depremin öncüsü oldu. Bu depremler bölgeyi rahatlatmaz. Bunlar küçük küçük yırtılmalar olabilir."





