ŞOK - Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, İsrail ile İran arasındaki hava savaşı sonrası bazı yayın mecralarında dezenformasyon içeren ve toplumu ayrıştıran söylemlerin hız kazandığını belirterek, "Özellikle kimi yayıncıların mezhep temelli ifadelerle İslam’ın özüne aykırı, nefret dolu yorumlara yer vermesi, basın özgürlüğü değil; toplumsal huzura kasttır. Bu tür sorumsuz söylemler ne basın etiğiyle ne de yayıncılık ahlakıyla bağdaşır" dedi. Şahin, "Yayıncılarımızı tekrar ve açık şekilde uyarıyoruz: Yetkili makamlar dışındaki açıklamalara dayalı içerikler yaymak, halkı kin ve nefrete sevk eden ifadeleri ekranlara taşımak sorumluluk doğurur. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi, medya kuruluşlarının öncelikli görevi olmalıdır" ifadelerini kullandı.

İsrail, dün sabaha karşı İran'ın nükleer tesislerine yönelik bir saldırı başlatmıştı. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, "Yükselen Aslan" olarak adlandırdığı saldırının "günler süreceğini" ve “İsrail'in hayatta kalmasına yönelik İran tehdidini geri püskürtmeyi” amaçladığını söylemişti. İsrail saldırılarında en az 20 üst düzey İran Devrim Muhafızları komutanının öldürüldüğü bildirilmişti. İsrail ordusunun ilk saldırılarından yaklaşık 18 saat sonra Tahran, Tel Aviv'e bir misilleme saldırısı gerçekleştirdi. İran, misilleme saldırısında yüzlerce balistik füze ateşledi. Atılan füzelerin bir kısmı Tel Aviv'e isabet etti. Tahran'ın misillemesinde şimdiye kadar yaklaşık 15 kişinin hafif şekilde yaralandığı rapor edildi

RTÜK BAŞKANI'NDAN YAYINCILARA UYARI

Kamuoyu, İsrail ile İran arasında başlayan hava savaşını yakından takip ederken, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin'den yayıncılara uyarı geldi. Konuyla ilgili bazı yayınlarda kullanılan mezhep temelli ifadelere dikkati çeken Şahin, X hesabından yaptığı paylaşımda şunları kaydetti:

"İsrail’in İran’a saldırmasının ardından, sosyal medya başta olmak üzere bazı yayın mecralarında dezenformasyon içeren ve toplumu ayrıştıran söylemlerin hız kazandığını üzülerek takip ediyoruz.

Özellikle kimi yayıncıların mezhep temelli ifadelerle İslam’ın özüne aykırı, nefret dolu yorumlara yer vermesi, basın özgürlüğü değil; toplumsal huzura kasttır. Bu tür sorumsuz söylemler ne basın etiğiyle ne de yayıncılık ahlakıyla bağdaşır.

Yayıncılarımızı tekrar ve açık şekilde uyarıyoruz: Yetkili makamlar dışındaki açıklamalara dayalı içerikler yaymak, halkı kin ve nefrete sevk eden ifadeleri ekranlara taşımak sorumluluk doğurur. Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi, medya kuruluşlarının öncelikli görevi olmalıdır.

Kurumumuz, mevzuat kapsamında gerekli inceleme ve değerlendirmeleri titizlikle yürütmeye devam etmektedir."

Muhabir: İSKENDER KORDU