Hakan, Erdoğan ile DEM Parti temsilcileri arasındaki samimi görüntülerden, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan'ın duruşuna, Fatih Erbakan'ın Erdoğan'la tokalaşma anına kadar birçok ayrıntının siyasetin önümüzdeki dönemde alacağı şekle dair ipuçları barındırdığı yorumunda bulundu. Hakan, "Her bir fotoğraf karesi... Sayfalarca yapılacak siyasi analize, saatlerce anlatılacak gelecek öngörülerine bedel," dedi.
Hakan şöyle yazdı:
"Memleket siyasi kutuplaşmış olmasa, siyasette yeni ittifak arayışları söz konusu olmasa, iktidarın yeni anayasa beklentisi olmasa...
'Bu fotoğraf karelerinde asgari ya da azami medeni bir ilişki var. Niye bu kadar büyütülüyor ki' denilebilir.
Ama kazın ayağı öyle değil.
DEM'lilerle Erdoğan arasındaki sıcaklık... Davutoğlu ve Babacan'ın Erdoğan karşısındaki mahcubiyeti... Fatih Erbakan'ın bir aile büyüğünün elini sıkar gibi Erdoğan'ın elini sıkması...
Bütün bunlar, siyasetin önümüzdeki günlerde alacağı yeni şekle yönelik çokça ipucu barındırıyor.
Hiçbir ipucu barındırmasa bile doğal olarak böyle yorumlanıyor.
Her bir fotoğraf karesi...
Sayfalarca yapılacak siyasi analize, saatlerce anlatılacak gelecek öngörülerine bedel.
Bu fotoğraflara bakarak söylenebilecek yedi şey
FOTOĞRAF karelerinde...
Erdoğan ve Bahçeli var.
DEM'in ileri gelenleri var.
Davutoğlu ve Babacan var.
Yeni Yol ve İYİ Parti var.
Bir tek CHP yok.
Buna rağmen...
'Bu fotoğraflar, CHP'nin dışarıda bırakıldığının kanıtıdır' diyemiyoruz.
Sonuçta CHP Meclis'e geldi de 'Sen kareye giremezsin' denmedi.
CHP, Meclis'i boykot etmeseydi.
Muhtemelen Özgür Özel de fotoğraf karelerinde baş köşede yer alacaktı.
CHP'nin boykot kararı, 'CHP dışlanıyor' algısının en büyük nedeni gibi.
Ben CHP'nin yerinde olsam, daha stratejik davranır, böyle bir algının doğmasının önüne geçerdim."