Eski Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Mehmet Akif Ersoy ile kanal spikeri Ela Rumeysa Cebeci’nin gözaltına alınıp tutuklanmasıyla gündeme gelen uyuşturucu operasyonu, dosyada yer alan diğer isimlerle birlikte kamuoyunda geniş yankı uyandırdı. Soruşturmanın yeni aşamalarına ilişkin beklentiler sürerken, Cem Küçük’ün canlı yayında yaptığı açıklamalar tartışmanın fitilini ateşledi.
“BÜYÜK BİR İSİM” VURGUSU GÜNDEM OLDU
Cem Küçük, savcılığın soruşturma kapsamında isim vermeden “büyük bir ismi” gözaltına alacağını öne sürdü. Bu açıklamanın ardından Sadettin Saran hakkında ifadesi alınmak üzere gözaltı kararı çıkarıldı. Saran, ek deliller gerekçe gösterilerek bir süre sonra yeniden gözaltına alındı.
Operasyon dosyasında Hürriyet’in magazin yazarı Cihan Şensözlü’nün de tutuklu bulunduğu hatırlatılırken, Cem Küçük bu kez yeni “büyük isimlerin” Şensözlü’nün ifadeleriyle ortaya çıkacağını iddia etti. Küçük, son açıklamasında Türkiye’nin en büyük holdinglerinin varislerinin de dosyaya girebileceğini öne sürdü.
“BU BİR FETİŞİZM”
Tartışmalar sürerken Ahmet Hakan, köşesinde Cem Küçük’ün bu yaklaşımına sert eleştiri yöneltti. Hakan, her yeni gelişmenin ardından daha “büyük” isimlerin işaret edilmesini sağlıklı bulmadığını vurguladı.
Ahmet Hakan yazısında, operasyon kapsamında bir isim gözaltına alındığında hemen ardından “daha büyüğü gelecek” söyleminin devreye sokulduğunu, büyük bir isim gözaltına alındığında ise bu kez “daha da büyüğüne gidilecek” denildiğini belirtti. Bu zincirin sürekli tekrarlandığını ifade eden Hakan, bazı çevrelerde açık bir “büyük isim fetişizmi” olduğunu yazdı.
TARTIŞMA BÜYÜYOR
Ahmet Hakan’ın bu çıkışı, soruşturma sürecinde yapılan yorumların ve kamuoyuna sunuluş biçiminin de yeniden sorgulanmasına yol açtı. “Büyük isim” söylemi üzerinden yürüyen tartışmanın, önümüzdeki günlerde hem medya hem de siyaset cephesinde daha da büyümesi bekleniyor.
