ŞOK- Ankara Tabip Odası'ndan konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, plan değişikliklerinin mahkeme kararlarına ve şehircilik ilkelerine aykırı olduğu belirtildi. Bilirkişi raporlarında alanın önceden yapılaşmaya kapalı bir SİT alanı olduğu ancak daha sonra “özel üniversite alanı” ilan edilerek yapılaşmaya açıldığı vurgulandı.

Kapatılan Refik Saydam Hıfzıssıhha Enstitüsünün bulunduğu yerleşkenin de Medipol Üniversitesine verileceği iddialarını da eleştiren Ankara Tabip Odası, Halk Sağlığı Genel Müdürlüğü’nün bu alandan taşınmasının söz konusu iddiaları güçlendirdiğini ifade etti.

Ülkenin en köklü bilimsel kurumlarından birinin kaderinin kamuoyuna açık biçimde paylaşılması gerektiği kaydedildi.

''BİLİMSEL VE KAMUSAL İLKELERE GÖRE YÜRÜTÜLMELİDİR''

Açıklamada, Türkiye’deki 137 tıp fakültesinden 37’sinin vakıf üniversitelerine ait olduğu hatırlatılarak, tıp fakültelerinin sayısının artmasına rağmen nitelik sorunları olduğuna dikkat çekildi. Birçok fakültede öğretim üyesi yetersizliği, altyapı eksikliği ve denetim sorunları yaşandığı belirtildi. ''Tıp eğitimi ayrıcalıkla değil, bilimsel ve kamusal ilkelere göre yürütülmelidir'' değerlendirmesi yapıldı.

Ankara Tabip Odası açıklamasına şu değerlendirmeyle son verdi:

''Vakıf üniversitelerinin hükümete veya iş çevrelerine yakınlığı gibi siyasi ve ekonomik rant faktörleri, sağlık politikalarında ve tıp eğitiminde belirleyici olmaktan çıkarılmalıdır. Sağlık hizmetlerinin özelleştirildiği, ihale ve imtiyaz süreçlerinde şeffaflık ilkesinin ihlal edildiği, usulsüz kaynak transferinin yoğunlaştığı bir sistemde kent ve çevre sağlığı ile nitelikli tıp eğitimi ve sağlık hizmetinden bahsedilemez''

Muhabir: Saadet Çakır