Antalya son iki günde art arda meydana gelen sarsıntılarla güne başladı. Dün gece Konyaaltı merkezli 4,3, bugün ise Kemer’de 3,6 ve Serik’te 4,9 büyüklüğünde depremler kaydedildi. Şehirde kısa süreli panik yaşanırken, uzmanlar bölgenin jeolojik yapısına dikkat çekiyor.

Hürriyet’e konuşan Deprem Bilimci Prof. Dr. Süleyman Pampal, Antalya’nın deprem tehlikesinin sanıldığından çok daha karmaşık olduğunu vurguladı.

“BÖLGE YIKICI DEPREMLERİN ÜREYİCİ MERKEZİ”

Pampal, Antalya’nın güneyindeki Girit–Rodos levha sınırının, Akdeniz’in en yıkıcı deprem alanlarından biri olduğunu hatırlatarak şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu hat 8 büyüklüğüne ulaşabilen çok büyük depremler üretiyor. 1222, 1700’ler ve 1800’lerdeki tarihsel depremler Antalya’yı ciddi şekilde etkiledi. Bu bölge hâlâ aktif.”

Levha hareketlerinin sürekliliği nedeniyle Antalya ve çevresinde sık sık deprem görülmesinin doğal olduğunu belirten Pampal, bölgenin Akdeniz’deki büyük sismik zonlardan biri olduğunu söyledi.

Van’da deprem sonrası Okan Tüysüz’den kritik açıklama: Büyük deprem yolda mı?
Van’da deprem sonrası Okan Tüysüz’den kritik açıklama: Büyük deprem yolda mı?
İçeriği Görüntüle

FETHİYE–BURDUR FAYI ANTALYA İÇİN EN KRİTİK TEHLİKELERDEN BİRİ

Uzman isim, Antalya’nın batısından geçen Fethiye–Burdur Fayı’nın da bölge için önemli bir risk oluşturduğunu söyledi. “Bu fay tarihsel olarak 7’nin üzerine çıkan depremler üretti. Antalya’ya yakın kesimlerinde 7’den büyük deprem beklemeyiz ama bu fay kırılırsa etkisi şehre ulaşabilir.”

Pampal’a göre Antalya çevresindeki karada bulunan tali faylar ise 6 büyüklüğüne kadar deprem üretebilir.

“ANTALYA’NIN ÖZEL BİR DURUMU VAR”

Antalya’nın jeolojisinin farklı bir tehlikeyi de beraberinde getirdiğini belirten Pampal, kentin önemli bir bölümünün karbonatlı kayaçlardan oluştuğunu vurguladı.

Bu kayaçların kimyasal ayrışma sonucu yer altında büyük boşluklar oluşturduğunu söyleyen Pampal: “Antalya çok kötü zemin özelliklerine sahip alanlar barındırıyor. Yer altındaki boşlukların çökmesiyle, Konya bölgesindeki obruklara benzer çöküntü depremleri yaşanabilir.” dedi.

Bu tür çöküntü kaynaklı sarsıntılar tektonik faylarla ilişkili olmasa da, yerleşim alanlarında beklenmedik etkilere yol açabiliyor.

“PANİK YAPMAYIN AMA CİDDİYE ALIN”

Pampal, Antalya çevresinde 3–5 büyüklüğündeki depremlerin olağan kabul edilmesi gerektiğini belirtirken, büyük depremlerin genellikle levha sınırlarında oluştuğunu vurguladı. “Antalya’da bu büyüklüklerde sarsıntılar sürpriz değil. Ancak bölgenin hem fay hem de zemin yapısı nedeniyle deprem ciddiyetle takip edilmelidir.” diyerek uyarıda bulundu.

Muhabir: SAADET ÇAKIR