Bakan Yumaklı, basın mensuplarına, Nemrut Kalderası'nın, özelliği itibarıyla ayrı bir parantez açılmayı hak ettiğini söyledi.
Biyoçeşitliliğin korunmasıyla ilgili Bakanlıklarının önemli bir görevinin olduğunu dile getiren Yumaklı, özellikle Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğünün, Türkiye'nin dört bir tarafında biyoçeşitliliği ifade eden her başlıkta faaliyetlerde bulunduğunu vurguladı.
Yumaklı, kalderanın korunmasıyla ilgili çalışmalardan dolayı Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığına teşekkür etti.
Mevcut güzelliklerin aynı şekilde devamı konusunda çok önemli çalışmalar yürütüldüğünü anlatan Yumaklı, "Bitlis Valiliğimizin öncülüğünde bunu bir adım öteye götürmek üzere kendileriyle bir çalışma gerçekleştiriyoruz. Artık koruma kullanma dengesini gözeterek Nemrut Kalderası'nı sadece Bitlis ve Türkiye için değil, dünyanın ve özellikle de bu güzellikleri takip edenlerin gündemine sokmak için başka bir çalışma yapalım diye düşündük. Uzun süren bir hazırlık sürecinin ardından buranın milli park ilan edilmesiyle ilgili çalışmalarda sona gelindi." diye konuştu.
Türkiye'de yeni bitki türlerinin literatüre kazandırıldığını anımsatan Yumaklı, ülkenin biyoçeşitlilik anlamında çok ciddi zenginliğe sahip olduğuna işaret etti.
Nemrut Kalderası'nın çok nadide yerlerden biri olduğunu vurgulayan Yumaklı, şunları kaydetti:
"Buranın, bitki ve hayvan türleriyle, içinde bulunduğu atmosferiyle, insanların gözüne ve gönlüne hitap edecek, onların hizmetine çok daha fazla sunulması için hazırlık yapıyoruz. Sadece yurt içinden değil, yurt dışından da çok ciddi bir ziyaretçi kitlesinin buraya geleceğini düşünüyoruz. Bu manada etrafınızda da gördüğünüz gibi, sonbaharın bütün renklerini üzerinde taşıyan bir bitki örtüsü var. Yine içinde keşfedilmiş ya da henüz keşfedilmemiş hayvan türleri var. Bunların hepsiyle ilgili üniversitelerle çalışmalar yapılacak. Dağ ve kış sporları için bu kalderanın hem içi hem dışı bütün bunlara müsait. Doğa Koruma ve Milli Parklar Müdürlüğü, statü değişikliğinden sonra buranın koruma kullanma dengesini gözeterek turizmin hizmetine sunulmasına, insanların gözünün ve gönlünün açılacağı bu güzellikleri görmesini sağlayacak ortamın hazırlanmasına vesile olacak."
Nemrut Kalderası'na yakın mesafede kayak tesisi olarak düzenlenen alanın bulunduğunu dile getiren Yumaklı, konuşmasını şöyle tamamladı:
"Turizm olayı başka bir konu. Nemrut Kalderası'nın özellikle biyoçeşitliliğinin ne anlama geldiği, bu güzelliklerin fark edilmesi, izlenmesi ve insanlarımız tarafından gözlemlenmesinin onlar için ne ifade edeceği tarafındayım. Doğal olarak ziyaretin olduğu yerde turizm de oluyor. Bu konuda seyir terasları da dahil olmak üzere yaz ve kış için gözlemlemek mümkün olacak. Diğer taraftan son dönemde iklim değişikliğinin etkisiyle maalesef beklenen yağışları alamıyoruz ama onlar da gözetilerek buradaki kayak tesislerinin kullanımıyla ilgili Kültür ve Turizm Bakanlığımız çalışmaları yapıyordur. Valiliğimizle birlikte Gençlik ve Spor Bakanlığımızın da sanırım orayla ilgili çalışması var. Umarım onlarla birlikte bütüncül ve entegre şekilde insanların gelip vakitlerini geçirebileceği, bir taraftan eğlenip bir taraftan da gözlem yapabilecekleri bir ortam olur."
Bakan Yumaklı'ya, Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, Tarım ve Orman İl Müdürü Ramazan Çolak, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Bülent Zülfikar, Bitlis Eren Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necmettin Elmastaş ve Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez eşlik etti.