Gazeteci Ruşen Çakır, son yayınında Fethullah Gülen’in 2018 yılında kendisine iletilen 30 maddelik şeffaflık bildirgesini neden sert bir tavırla reddettiğini değerlendirdi. Çakır, bu reddin yalnızca Gülen yapılanması için değil, benzer “tek adam modeline” sahip tüm yapılar için önemli bir örnek teşkil ettiğini söyledi.

2018’DE SUNULAN BİLDİRGE NE DİYORDU?

YouTube yayınında konuşan Çakır, Avrupa’da bir grup Gülen hareketi mensubunun 2018’de bir araya gelerek hazırladığı bildirgenin, hareket içi denetim, şeffaflık, yetki dağılımı, atama süreçleri, maaş düzeni ve işleyiş mekanizmalarına dair kapsamlı öneriler içerdiğini hatırlattı.

Çakır, bildirgede geçen “Şeffafiyet eksikliği ve yetki-sorumluluk asimetrisi güven erozyonuna sebep olabilir. Merkezi yapının şeffaflığına yönelik ciddi bir beklenti vardır” ifadelerine dikkat çekti.

Sözcü’nün manşeti sahte çıktı! 27 Ağustos görseli manipüle edilmiş
Sözcü’nün manşeti sahte çıktı! 27 Ağustos görseli manipüle edilmiş
İçeriği Görüntüle

“10. MADDEDE KESTİ, ATTI”

Çakır, gazeteci Ahmet Dönmez tarafından aktarılan çarpıcı bir olayı paylaştı. Dönmez’in söylediklerine göre, bildirgeyi teslim etmek üzere Gülen’in yanına giden heyette yer alan Erkam Tufan Aytav, yaşananları şöyle anlattı: “Hocaefendi beklediğimden çok daha sert, olumsuz bir reaksiyon verdi. Bildiriyi tamamlayamadım bile. 10. maddede kesti. Çok sert tepki gösterdi ve bildiriyi buruşturup çöpe attı.”

“SİVİL YAPIYI BASKILAYAN KANAT HAREKETE BÜYÜK BEDEL ÖDETTİ”

Ruşen Çakır, Gülen yapılanmasında sivil kanadın yıllar boyunca askeri olmayan, profesyonel yapılar tarafından baskılandığını, bunun hem hareketin hem Türkiye’nin çok ağır bedeller ödemesine neden olduğunu aktardı.

Çakır şöyle konuştu: “Toplumsal, siyasal veya dini yapılarda şeffaflık temel bir kavramdır. Birçok yapı çeşitli gerekçelerle şeffaflığı erteliyor ya da düşük seviyede tutuyor. Fethullahçılık bunu çok ağır yaşadı. Eğer 2018’de gelen önerileri ciddiye alsaydı, süreç bugün çok daha farklı olabilirdi.”

“TEK ADAM YAPILARINDA TAVIR AYNI”

Çakır, Gülen’in tavrının “tek adam modelinin” klasik bir yansıması olduğunu belirterek, şu anda kamuoyunda tartışılan başka örneklerde de benzer yapıların görüldüğünü söyledi: “Bugün de benzer bir süreci yaşıyoruz. Abdullah Öcalan’ın bulunduğu yapılanmada da aynı durum var. Öcalan’ın sözünün üzerine hareket içinden birisinin bir şey söylemesi mümkün değil.”

“BİLDİRGE DİKKATE ALINSAYDI SONUÇ FARKLI OLABİLİRDİ”

Çakır, gazeteciler, akademisyenler ve iş insanlarından oluşan 60 kişilik bir grubun aylarca çalışarak hazırladığı bildirgenin reddedilmesinin, Gülen hareketinin bugünkü zayıf ve dağınık halinin en önemli nedenlerinden biri olduğunu söyledi: “Fethullah Gülen bu önerileri ciddiye alıp adım atmış olsaydı, hareket bugün çok daha güçlü bir şekilde yoluna devam ediyor olabilirdi.”

Muhabir: ELİF AKSU