ŞOK - Türkiye’de her yıl yüz binlerce öğrencinin geleceğini belirleyen LGS süreci, sadece akademik bilgiyle değil psikolojik dayanıklılıkla da yakından ilişkili. Peki öğrenciler neden daha ilk dönemde motivasyon kaybediyor, hangi hatalar başarıyı engelliyor? Deneyimli Fen Bilimleri öğretmeni Mehmet Kemal Uzun, ŞOK gazetesinin sorularını yanıtladı.
"İLK DÖNEM SONUÇLARI BAŞARISIZLIK DEĞİL"
Öğrencilerin ilk dönemde motivasyonlarını kaybetmesinin en büyük nedenini şöyle anlattı: “Öğrencilerin %68’i ilk dönem aldığı deneme sonuçlarına göre kendini değerlendiriyor ve ‘Ben yapamıyorum’ duygusuna kapılıyor. Oysa ilk dönem öğrenme dönemidir, performans dönemi değil. İlk dönemde düşük sonuç almak başarısızlık değil, sürecin doğal bir parçasıdır. Pes eden değil, sabreden kazanır.”
“500 SORU ÇÖZMEK YETMEZ, ANALİZ ETMEK GEREKİR”
Günlük çözülen soru sayısına övünç kaynağı gibi yaklaşan öğrencilerin hata yaptığını belirten Uzun, şunları söyledi: “Önemli olan soru sayısı değil, soruların analizi. 100 soruyu doğru analiz eden öğrenci, 300 soruyu ezbere çözen öğrenciden daha fazla gelişim gösterir. Benim yaklaşımım şu: ‘Soru çözen değil, sorudan ders çıkaran öğrenci başarılı olur.’”
"FEN BİLİMLERİNDE BAŞARININ PUSULASI..."
Fen Bilimleri dersinde başarı için doğru stratejinin altını çizen Uzun, şu ifadeleri kullandı: “Fen sadece bilgi değil; görsel okuma ve deney yorumlama becerisidir. Araştırmalar gösteriyor ki bu becerisi gelişmiş öğrenciler sınavda %40 daha yüksek başarı elde ediyor. MEB kitabındaki grafikler, görseller ve deney açıklamaları öğrencinin en çok faydalanması gereken bölümler. Çünkü sorular doğrudan bu kitaba göre hazırlanıyor. Benim sözüm şu: ‘Sınavın pusulası MEB kitabıdır.’”
"AİLE DESTEĞİ BAŞARIYI %30 ARTIRIYOR"
LGS sürecinde ailelerin rolüne de dikkat çeken Uzun, baskı yerine motivasyonun önemini vurguladı: “Araştırmalar aile desteğinin öğrencinin başarısında %30 etkili olduğunu gösteriyor. Ama destek baskı demek değildir. ‘Ders çalış’ baskısı yerine çocuğunuza inandığınızı hissettirmek çok daha etkilidir. Baskı başarıyı değil, kaygıyı artırır.”
"BAŞARI İÇİN PSİKOLOJİK DAYANIKLILIK ŞART"
Başarıya giden yolda psikolojik hazırlığın akademik bilgi kadar önemli olduğunu söyleyen Uzun, şöyle devam etti: “Harvard araştırmalarına göre başarı %55 bilgi, %45 psikolojik hazırlıktan geliyor. Düzenli uyku, dengeli beslenme ve zamanı doğru yönetme çok önemli. Zamanı doğru kullanan öğrenciler bilgi düzeyi aynı olsa bile %20 daha yüksek net yapabiliyor. Kısacası: ‘Sınava bilgisi kadar özgüveniyle giren öğrenci, yarışı önde bitirir.’”
