Türk futbolunu derinden sarsan bahis dosyasında her gün yeni bir başlık konuşulurken, Atilla Türker’in Ekonomim’de yayımladığı yazı tartışmaları bambaşka bir yere taşıdı. Türker, TFF’nin açıkladığı rakamların arka planını sorgulayarak federasyonun süreci doğru yönetmediğini, hatta kamuoyunu eksik bilgilendirdiğini yazdı. Ona göre federasyonun açıklamaya yanaşmadığı bazı kritik gerçekler var.
TFF Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun “371 hakemin hesabı var, 152 hakem bahis oynamış, 1024 futbolcu soruşturmada” sözlerini hatırlatan Türker, bu rakamların çok önemli bir ayrıntıyı gizlediğini söylüyor. O ayrıntı, 5 yıl önce yapılan Misli.com anlaşması.
“ÜYE OLUN, MAÇLARI ORADAN İZLEYİN”
Türker’e göre Misli.com, 2. ve 3. Lig’in isim sponsoru olduğu dönemde maçları canlı yayınlama imkânı sundu ve hakemlerin bu maçları izleyebilmesi için siteye üye olmaları gerektiği belirtildi. Federasyonun ilgili birimleri bu talebe olumlu yaklaştı. Hatta bazı toplantılarda hakemlere doğrudan, “Üye olmanızda sakınca yok” denildi.
Bugün bahis hesabı olduğu iddiasıyla gündeme getirilen 371 hakemin büyük bölümünün, o dönem sadece maç izleme gerekçesiyle hesap açtığı; 219 hakemin hiç bahis oynamadığı ortaya çıkıyor. Türker’e göre bu tablo bile başlı başına sorularla dolu.
ZORBAY KÜÇÜK ÖRNEĞİ...
Yazıda ele alınan en dikkat çekici örneklerden biri FIFA kokartlı hakem Zorbay Küçük. Küçük, iddialar üzerine hem savcılığa başvurdu hem de kamuoyuna açıklama yaptı. Yapılan incelemede, kendi kimlik bilgilerinin ele geçirilerek adına sahte bir hesap açıldığı ve bu hesaptan küçük miktarlı bahis oynandığı ortaya çıktı. TFF de bunun üzerine tedbir kararını kaldırdı.
Türker bu dosya üzerinden federasyona şu soruyu yöneltiyor: “Hakem iki günde temiz kağıdı alabiliyorsa TFF bunu önceden neden yapmadı?”

EREN ELMALI, ERSİN DESTANOĞLU VE NECİP UYSAL DOSYALARI
Soruşturmada adları geçen oyuncular arasında en çok tartışılan isimlerden biri Eren Elmalı. Elmalı, Silivrispor döneminde, yaklaşık 5 yıl önce cüzî bir miktarla bahis oynadığını, o günden sonra bir daha kupon yapmadığını açıkladı. Ancak buna rağmen A Milli Takım kampından çıkarıldı.
Beşiktaşlı Ersin Destanoğlu ve Necip Uysal ise hiçbir zaman bahis oynamadıklarını, kimlik bilgilerinin kötüye kullanıldığını söyledi. Resmi makamlar da bu beyanları doğruladı ve TFF, iki oyuncu hakkında aldığı tedbirleri geri çekti.
Türker, bu üç dosyanın tek başına bile soruşturmanın eksik yürütüldüğünü gösterdiğini savunuyor.
“5 YIL GERİYE DÖNÜK TARANMA ADALETSİZLİKTİR”
Türker’in en sert eleştirilerinden biri, TFF’nin son 5 yılı esas alması. Gazeteciye göre birkaç yıl önce amatör ligde oynarken 10–20 TL’lik kupon yapan bir oyuncunun bugün “bahisçi” diye yaftalanması hem hukuken hem etik olarak sorunlu.
Türker, daha adil bir soruşturma için şu modelin uygulanması gerektiğini söylüyor:
- Soruşturma kapsamı 2–3 yıla indirilmeli.
- Toplam bahis miktarı için makul bir sınır belirlenmeli.
Yani, bugünün mağduriyetlerini yaratan tablo, basit bir talimat değişikliğiyle önlenebilirdi.
“TEMSiLCİLER TELEFONLA UYARILDI”
Türker yazıda çok kritik bir iddia daha paylaşıyor: TFF veya Temsilciler Kurulu’nda görev yapan bazı yetkililerin, temsilcileri tek tek arayarak “Son 5 yılda bahis oynadıysanız istifa edin, yoksa listede çıkarsınız” dediğini ve bu nedenle 47 temsilcinin istifa ettiğini öne sürüyor.
Eğer doğruysa bu durum, soruşturmanın “şeffaflık” iddiasını yerle bir eden başka bir başlık olarak öne çıkıyor.
Türker burada çok daha ağır bir soru soruyor: “Bu uyarı kulüp yöneticilerine de yapıldı mı, yoksa bazı isimlere dokunulmayacak mı?”
“BU TABLO SKANDAL VE REZALET”
Yazının finalinde Türker, sürecin bütününe ilişkin tavrını net bir şekilde ortaya koyuyor. Federasyonun, bir dönem teşvik ettiği üyelikleri bugün suç unsuru gibi sunmasını, 5 yıl öncesine ait cüzî kuponlarla kariyerlerin karartılmasını ve kamuoyunun eksik bilgilendirilmesini “skandal” ve “rezalet” olarak nitelendiriyor.
Türker’e göre Türk futbolu, bu soruşturma yöntemleriyle hem içeride hem uluslararası arenada ciddi bir itibar kaybı yaşıyor.





