ŞOK - Amerikan gazetesi New York Times, aralarında İsrailli, Amerikalı ve Arap olan 110'dan fazla kaynakla gerçekleştirdiği röportajlar ve gizli belge incelemeleriyle İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının ardındaki siyasi ve stratejik hesapları gün yüzüne çıkardı.
Rapora göre, Netanyahu, koalisyonunun aşırı sağcı üyelerinden gelen baskılar ve iktidarını kaybetme korkusuyla defalarca ateşkes girişimlerini engelledi. Özellikle 2024’te Mısır ve Katar aracılığıyla yürütülen barış müzakerelerinde, Gazze-Mısır sınırında bulunan Philadelphi Koridoru’nu bahane ederek süreci tıkadığı iddia edildi.
KOALİSYONU KORUMAK İÇİN BARIŞA ENGEL OLDU
NYT’nin ulaştığı kabine toplantısı tutanakları ve üst düzey yetkililerin ifadelerine göre, Netanyahu, aşırı sağcı ortaklarının koalisyonu bozma tehdidi nedeniyle ateşkese karşı çıktı. Hatta Ocak 2025’te kısa süreliğine sağlanan ateşkesin 18 Mart’ta bizzat Netanyahu’nun kararıyla sonlandırıldığı öne sürüldü.
Haberde, Netanyahu’nun bu kararları sonucu binlerce Filistinlinin hayatını kaybettiği, esir tutulan İsraillilerin öldüğü ve İsrail toplumunda derin bir ayrışma yaşandığı vurgulandı. Ayrıca İsrail’in uluslararası arenadaki itibarının zedelendiği ve Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Netanyahu hakkında tutuklama kararı sürecini başlattığına dikkat çekildi.
SAVAŞTAN SİYASİ AVANTAJ SAĞLADI MI?
Bütün bu sonuçlara rağmen, NYT’ye göre Netanyahu savaşı kişisel lehine çevirmeyi başardı. İsrail iç istihbaratı ve ordu üzerindeki kontrolünü artıran başbakan, özellikle İran’a yönelik saldırılarla seçmen desteğini pekiştirdi ve yeniden iktidara gelme şansını artırdı.
İSRAİL HÜKÜMETİ İDDİALARI REDDETTİ
İsrail Başbakanlık Ofisi, NYT’nin haberini “asılsız ve taraflı” olarak nitelendirdi. Yapılan açıklamada, haberdeki iddiaların yıllardır Netanyahu karşıtlarının tekrar ettiği iddialardan ibaret olduğu savunuldu.
Açıklamada ayrıca, Netanyahu’nun Hamas, Hizbullah ve İran’a karşı “etkili operasyonlar” yönettiği, müzakerelere ise imkansız şartlar nedeniyle katılmadığı ifade edildi. İsrail hükümeti, NYT’nin haberini dayandırdığı üst düzey kaynakların isim vermemesine de tepki gösterdi.
