Kadın Hastalıkları ve Doğum, Üreme Endokrinolojisi ve İnfertilite Hekimi Op. Dr. Emel Türkoğlu, tüp bebek uygulamasının temel aşamalarını, tedavi sürecinde anne adaylarını nelerin beklediğini ve başarıyı belirleyen en kritik noktaları anlattı.

TÜP BEBEK HANGİ AŞAMALARDAN OLUŞUR?
Tüp bebek tedavisinin ilk ve en önemli adımı, ön değerlendirme sürecidir. Bu aşamada çiftin tıbbi geçmişi dinlenir, ultrason ve hormon testleri yapılır, yumurtalık rezervi ve embriyo gelişimini etkileyebilecek faktörler analiz edilir. Tedavinin kişiye özel şekilde planlanması başarı oranını artırmanın temel yollarından biridir.
Op. Dr. Emel Türkoğlu, değerlendirmelerin ardından tedavi başlangıcının genellikle adetin 2. veya 3. gününde yapıldığını belirtiyor. Bu dönemde yumurtalıkları uyarıcı enjeksiyonlar başlıyor ve bu ilaç uygulamaları ortalama 8–10 gün devam ediyor. Bu süreçte yumurtaların büyümesi ultrason ve hormon testleriyle takip ediliyor.
Yumurtaların yeterli olgunluğa ulaşmasıyla birlikte yumurta toplama aşamasına geçiliyor. İşlem, kısa süreli sedasyon altında, vajinal ultrason eşliğinde yapılıyor ve çoğu hasta bu süreci hafif bir ağrı ile geçirdiğini ifade ediyor. Aynı gün eşten alınan sperm örneği laboratuvarda hazırlanarak mikroenjeksiyon yöntemiyle yumurtaların içine yerleştiriliyor.
Döllenmenin gerçekleşip gerçekleşmediği ertesi gün kontrol ediliyor. Embriyolar laboratuvar ortamında 3 ile 5 gün arasında takip ediliyor. Gelişimi en iyi olan embriyo seçilerek transfer ediliyor. Transfer işlemi, Op. Dr. Emel Türkoğlu’nun ifadesiyle “basit ve ağrısız bir uygulama” niteliğinde.
Transfer sonrası anne adayına gebeliği destekleyici bazı ilaçlar veriliyor ve yaklaşık 10–12 gün sonra gebelik testi yapılıyor.
ANNE ADAYLARINI TEDAVİ BOYUNCA NELER BEKLİYOR?
Tedavinin başlangıcında çiftlerle ayrıntılı bir görüşme yapılıyor. Bu görüşmede hastanın yumurtalık kapasitesi, yaş faktörü, önceki tedavi deneyimleri, sperm parametreleri ve embriyo gelişimine etki eden tüm veriler ışığında başarı beklentisi aktarılıyor. Gerçekçi bir bilgilendirme, çiftlerin süreci daha sağlıklı yönetmesine yardımcı oluyor.
Op. Dr. Emel Türkoğlu, tedavinin hem fiziksel hem de psikolojik açıdan hassas bir dönem olduğunu vurgulayarak, süreç boyunca hastaların duygusal desteğe ihtiyaç duyabildiğini belirtiyor. Bu nedenle tedavi protokolünün hastaya uygun şekilde planlanması kadar, hasta-hekim iletişiminin güçlü olması da önem taşıyor.
TÜP BEBEKTE BAŞARI ORANLARI NASIL BELİRLENİYOR?
Başarıyı etkileyen en önemli unsurların başında anne adayının yaşı geliyor. Yaş ilerledikçe yumurta kalitesi düşüyor ve bu durum embriyo gelişimini de doğrudan etkiliyor. Bunun yanı sıra yumurtalık rezervi, sperm kalitesi, laboratuvar koşulları ve seçilen embriyonun gelişim potansiyeli de başarı oranlarını belirleyen başlıca faktörler arasında.
Tedavide ilk değerlendirmeler sırasında klinik gebelik ihtimali tahmini yapılıyor. Ancak asıl başarı kriteri, Op. Dr. Emel Türkoğlu’nun da altını çizdiği gibi “eve sağlıklı bir bebekle dönebilmek.” Bu nedenle süreç boyunca tüm parametrelerin en iyi şekilde yönetilmesi, tedavinin en kritik unsurlarından biri.
Embriyo transferi sonrası günlük yaşam büyük ölçüde normal şekilde devam edebiliyor. Anne adaylarının bu dönemi sakin ve kontrollü bir tempoda geçirmesi hem fiziksel hem psikolojik açıdan önemli kabul ediliyor.
GEBELİK ELDE EDİLEMEZSE SÜREÇ NASIL YÖNETİLİYOR?
İlk denemede gebelik elde edilemeyen hastalarda, başarısızlığın nedeni detaylı şekilde analiz ediliyor. Embriyo kalitesi, yumurta yanıtı, sperm parametreleri ve transfer süreci yeniden değerlendirilerek bir sonraki deneme için protokol kişiye özel biçimde yenileniyor. Çakmak Erdem Hastanesi’nde görev yapan Kadın Hastalıkları ve Doğum, Üreme Endokrinolojisi ve İnfertilite Hekimi Op. Dr. Emel Türkoğlu, pek çok çiftin birden fazla denemeden sonra gebeliğe ulaştığını, bu nedenle sürecin sabır ve doğru tıbbi yol haritası gerektirdiğini vurguluyor.





