Bir grup Türk islami misyonerin çalışmaları, Kolombiya ve Venezuela sınırındaki Brezilya'nın en büyük yerli nüfusa sahip şehri São Gabriel da Cachoeira'nın ( AM ) güncel hayatını alt-üst etti.
Metropoles tarafından Nisan ayında yayınlanan bir rapor, bu İslami grubun Amazon'un bu bölgesinden farklı etnik gruplardan yerli halkı beyinlerini yıkadığını iddia edip Türkiye'ye götürdüğünü ortaya koydu.
DAHA İYİ BİR GELECEK İÇİN İZİN VERDİLER
İddiaya göre yerli çocukların aileleri, gençlerin çalışmalarını finanse etme ve geleceğini kurma konusunda söz verme vaadiyle çocuklarını bu kuruluşa teslim etti.
Çocuklar, São Gabriel'den tekneyle üç gün uzaklıktaki bir şehir olan Manaus'ta (AM) doğaçlama bir yatılı okula götürüldü. Orada Kuran, Arapça ve Türkçe dersleri okuyarak bir dua rutini yaşadılar.
5 ÇOCUK TÜRKİYE'YE GÖNDERİLDİ
Daha sonra São Paulo'daki ( SP ) başka bir yurda ve son olarak da Türkiye'deki Kütahya ve Tarsus şehirlerindeki yatılı dini okullara gönderildi. Bu çocuklar Türk topraklarında yaşamaya geldi.
OKUL KAPATILDI
Brezilyalı yetkililer, Manaus'taki yatılı okulu, yasa dışı bir şekilde, çalışma kurallarına uymadan ve çocukları ve ergenleri barındırma izni olmadan faaliyet gösterdiği ve uygun gıda eksikliği gerekçe gösterilerek kapattı.
ÇOCUKLAR ÜLKELERİNE GERİ DÖNDÜ
Bu raporun yansımalarından sonra Türkiye'de bulunan çocuklar Brezilya'ya döndü.
BREZİLYA'DA NASIL FAAİLETE GEÇTİĞİ ANLATILDI
Brezilya'da faaliyet gösteren Türk islami grubun ülkeye nasıl girdiği konusunda da araştırma yapıldı. Buna göre bu grubun başındaki kişi, 2019'da Manaus'ta bir turist turu sırasında Pira-Tapuya etnik grubundan yerli bir dansçıyla arkadaş oldu. Bu kişi, ebeveynleri çocuklarını teslim etmeleri için seçip ikna ederek bir tür aracı oldu. Bazı ebeveynler Türklerden maddi yardım aldı.
Türkiye'ye götürülen ilk yerli, şimdi 19 yaşında olan Edney Cabral'dı. O bir genç olarak alındı. Temmuz 2022'de dört yerli daha Türkiye topraklarına götürüldü. Alınan yerli halkın çoğu, Miguel Quirino adlı São Gabriel da Cachoeira'daki fakir bir mahalleden.
İslami grup için “seçilen” yerli halktan bazıları, Kolombiya sınırına yakın çok uzak köylerden geldikleri için Manaus'a ulaşmak için tekneyle bir haftadan fazla seyahat etmek zorunda kaldılar.
TÜRKİYE'DE NE YAPTILAR?
Bu İslami grup tarafından alınan beş yerli Brezilyalı ve bir yerli olmayan Brezilyalı, bir tür dini yatılı okul olan medreselere yerleştirildi. En az dördü Türkiye sınırına yakın Tarsus şehrinde vakit geçirdi.
Bu yatılı okullarda Türkçe, Arapça ve biraz İngilizce derslerin yanı sıra dini faaliyetlere de katıldılar. Gençlere üniversiteye gidebilmek için Türkçe yeterlilik sınavına girmeleri için çalışmalar da yapıldı.
Genel olarak, gençler ve ebeveynler, yerli halkın din öğretmeni olacağını ve bu misyonerlik rolüyle Brezilya'ya döneceğini bildiriyor. Hatta bir genç, bunun için iyi bir ücret almayı beklediğini bile belirtti.
Bununla birlikte, tıp ve pedagoji gibi yüksek öğretim fakültelerine yönelik çalışmalara Türklerin fon sağlayacağı beklentisi de vardı. Bunun gerçekten olup olmayacağı ve ne zaman olacağı hiçbir zaman belli olmadı.
Haberi duyan yerli halk, Türkiye'deki bu yatılı okullarda Latin Amerika, Afrika ve Asya'daki diğer ülkelerden gelen gençlerin olduğunu bildirdi.
TÜRKİYE NE DÜŞÜNÜYOR?
Bu İslami grubun yatılı okulları tüm Türk toplumu tarafından onaylanmamaktadır. Türkiye nüfusunun bir kısmı bu dindar, muhafazakar, kapalı ve denetimsiz öğretim modelini eleştiriyor.
Metropolis soruşturması TBMM'de bile gündeme geldi ve muhalefet milletvekilleri yetkililerden ve Milli Eğitim Bakanlığı'ndan görüş istedi.
Milletvekilleri, bu tür kurumların Türkiye'de halihazırda cinsel ve psikolojik taciz vakalarıyla suçlandığını hatırlattı.
Bir Tük gazeteci, Metropoles soruşturmasına atıfta bulunan bir yazı yayınladığı için sosyal medyada bu grubun üyeleri tarafından tehdit ve tacize uğradı.
Yerli halkın yaşadığı yatılı okulların yöneticileri, Türk basını tarafından sorgulanmaktan memnun kalmadı ve amaçları hakkında detaylı açıklamalar yapmadı.
AYŞE ADLI
