Türkiye’de kamu maaş sistemi yeniden tartışma konusu oldu. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndan geçen düzenlemeyle kamuda üst düzey bürokratlara 30 bin TL’ye kadar seyyanen zam yapılması kararlaştırıldı.
Ancak milyonlarca kamu emekçisinin kapsam dışı bırakılması, Ankara kulislerini hareketlendirdi.
Düzenleme, sahada çalışan personelin maaş artışı beklediği bir dönemde yalnızca üst yönetime yapılmış bir “özel zam” olarak görülünce tepkiler büyüdü.
DÜZENLEME KİMLERİ KAPSIYOR?
Kabul edilen önergeye göre zamdan yararlanacak kesim oldukça geniş bir üst düzey yönetici grubunu kapsıyor. Genel müdürler, daire başkanları, büyükelçiler, valiler, il müdürleri, kurum başkanları, başkan yardımcıları, müfettişler, merkez teşkilatı uzmanları ve Cumhurbaşkanlığı–TBMM bünyesindeki bazı yönetici kadroları düzenlemeye dahil edildi.
Buna karşın öğretmen, polis, hemşire, doktor, mimar, mühendis gibi yüz binlerce kamu personeli kapsam dışı bırakıldı. Bu durum, “kamu yükünü çeken saha personeli yine unutuldu” eleştirilerine yol açtı.
CEM KÜÇÜK’TEN DİKKAT ÇEKEN TEPKİ
Karara yönelik en çarpıcı çıkışlardan biri ise iktidara yakın gazeteci Cem Küçük’ten geldi. Küçük, yapılan zammın sosyal devlete uygun olmadığını savunarak şu ifadeleri kullandı: “Babam 1997’de, rahmetli Erbakan döneminde aldığı zamla iki kurban kesebiliyordu. Zam yapacaksan tüm memur, işçi ve emekliyi rahatlatman gerekir. Şimdi sokağa çık, emekliye ne diyeceksin?”
Küçük’ün bu çıkışı sosyal medyada binlerce yorum aldı. Proje, “üst düzey bürokrasiye kıyak zam” olarak etiketlenirken, kamu personeli arasında da rahatsızlık yarattı.
KAMUDA “ADALETSİZLİK” TARTIŞMASI BÜYÜYOR
Ankara kulislerine göre düzenleme, bütçe görüşmeleri devam ederken kamu içindeki ücret dengesizliği tartışmasını daha da derinleştirdi. Uzmanlara göre bu zam, kamuda “yönetici–personel maaş makasının” daha da açılmasına neden olacak.
Sahada çalışan personelin kapsam dışı bırakılması, sendikalar tarafından da eleştirilirken, kulislerde düzenlemeye ek değişiklik yapılabileceği iddiaları da konuşuluyor.





