ŞOK-Türkiye'yi şoke eden, aralarında doktor ve hemşirelerin de olduğu yenidoğan bebekleri özel hastanelere sevk ederek ölümlerine sebep olan şebeke hakkındaki dava devam ediyor. Adli Tıp Kurumu’nun 10 bebekle ilgili hazırladığı rapor dosyaya girdi.
CNN Türk’ün haberine göre, raporda bebek ölümlerine ilişkin hatalı tıbbi müdahaleler, ihmal zinciri ve gerçeğe aykırı düzenlenmiş tıbbi kayıtlar tespit edildi. Adli Tıp, ölümlerle yapılan hatalı işlemler arasında doğrudan nedensellik kurdu.
HATALAR ZİNCİRİ, SAHTE BELGELER VE İHMAL
Rapora göre;
Bebek Rua, akciğer enfeksiyonu nedeniyle hayatını kaybetti. Hatalı teşhis ve tedavi, ölümün doğrudan nedeni olarak gösterildi.
Bebek Süleymanoğlu, hatalı tıbbi müdahale sonucu yaşamını yitirdi. Tıbbi kayıtların sahte olduğu tespit edildi.
Bebek Kaya, erken doğum sonrası komplikasyonlarda yetersiz müdahaleye maruz kaldı.
Bebek Karakoç, beslenme yetersizliği ve kronik akciğer hastalığı nedeniyle öldü. Kayıtların gerçeğe aykırı olduğu belirtildi.
Bebek Helvacı, solunum yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirirken, kayıtların sahte olduğu ortaya çıktı.
Bebek Serdarova, kalp yetmezliği sonucu hayatını kaybetti. Ölümde hatalı müdahale etkili oldu.
Bebek Karaduman, metabolik hastalığa bağlı komplikasyonlarda eksik ve yanlış tedaviye maruz kaldı.
Bebek Tokluoğlu, oksijen yetmezliği vakasında yapılan yanlış uygulamalar sonucu hayatını kaybetti.
Bebek Opera, zatürre tanısıyla ilgili sahte tıbbi kayıtlarla sistem dışı işlemlere kurban gitti.
Bebek Alkari, doğum öncesi ve sonrası oksijen yetersizliğine bağlı olarak yaşamını yitirdi. Raporda hem tedavi hatası hem de kayıt sahteciliği bulunduğu belirtildi.
Raporda, sanıkların kamu sağlık sistemini devre dışı bırakarak 112 Acil Çağrı sistemi dışında hareket ettiği ve hasta bebekleri kendi anlaşmalı hastanelerine yönlendirdiği kaydedildi. Bu hastanelerde, sahte belgelerle usulsüz işlemler yapıldığı, ölüm riski taşıyan müdahalelerin gerçekleştirildiği bildirildi.
Adli Tıp raporunun dosyaya girmesiyle birlikte, sanıklar hakkında "kasten adam öldürme", "örgütlü suç", "resmî belgede sahtecilik" ve "taksirle ölüme neden olma" gibi suçlamaların daha da ağırlaşabileceği öngörülüyor. Mahkemenin bir sonraki duruşmasında rapor doğrultusunda yeni tutuklamaların gündeme gelmesi bekleniyor.
Kamuoyunda büyük infiale yol açan davada, yetkililerin sağlık sisteminde denetim mekanizmalarını yeniden gözden geçirmesi gerektiğine dair çağrılar da artarak devam ediyor.
Öte yandan, Yenidoğan Çetesi davasının iki numaralı sanığı doktor İlker Gönen, tutuklu bulunduğu cezaevinde Şubat ayında (2025) intihar etmişti.