İSTANBUL - Paris’in kalbinde, toprak kortların tozunu kaldıran raketler yalnızca sayı değil, tarih yazmaya devam ediyor. Fransa Açık (Roland Garros) 2025, turnuva takviminin en ikonik durağı olmayı yine başarıyor. Ama bu yıl, kırmızı toprak yalnızca şampiyonluk için ter dökenleri değil, bir çağın değişimini de ağırlıyor. Eski yıldızlar hala kortta, ama yeni jenerasyon artık sadece “gelecek” değil; “şimdi”nin ta kendisi.

ALCARAZ’IN YÜKSELİŞİ DURDURULAMIYOR

Haftanın en dikkat çekici yükselişlerinden biri Carlos Alcaraz’dan geldi. Geçen yılın şampiyonu unvanıyla gelen İspanyol raket, dördüncü turda Ben Shelton’ı 7-6(8), 6-3, 6-4’lük setlerle geçerek çeyrek finale yükseldi. Alcaraz, sadece skoru değil, oyun içindeki kararlılığı, temposu ve mental doygunluğuyla turnuvaya damga vuruyor. Bu galibiyetle birlikte toprak kortlardaki 100. zaferini kutlayarak, Açık Dönem’de bu başarıya en hızlı ulaşan dördüncü isim oldu. Daha 22 yaşında ve artık kimse onun için “gelecek vaat eden” ifadesini kullanmıyor. O, buranın tam ortasında.

TOPRAĞIN HAKİMİ IGA SWIATEK TARİH YAZIYOR

Kadınlarda ise dünya 1 numarası Iga Swiatek yine sahneye çıktı ve bir kez daha “toprağın kraliçesi” unvanının neden kendisine ait olduğunu gösterdi. İlk seti 1-6 kaybettiği zorlu Rybakina maçından 6-3 ve 7-5’lik setlerle galip ayrılarak çeyrek final biletini aldı. Bu maçla birlikte Fransa Açık’taki galibiyet serisini 25 maça çıkaran Polonyalı yıldız, Açık Dönem’de bunu başaran beşinci kadın oyuncu olarak tarihe geçti. Bu yalnızca bir sayı değil; Swiatek’in korttaki istikrarının ve kararlılığının simgesi.

SABALENKA, ZHENG VE PAUL: LİDERLİĞE YÜRÜYEN İSİMLER

Aryna Sabalenka da turnuvanın en güçlü isimlerinden biri olarak adını çeyrek finale yazdırdı. Amanda Anisimova karşısında 7-5, 6-3’lük net bir skorla galip gelen Belaruslu raket, bu yılki oyunuyla sadece fiziksel değil, zihinsel gücünün de zirvesinde. Servislerdeki temposu, oyunun hızını kendi lehine çekişi ve kendine güveni, onun bu turnuvada çok daha ileri gidebileceğini gösteriyor.

İLK KEZ ÇEYREK FİNALE

Turnuvanın sürprizlerinden biri ise Çinli Zheng Qinwen oldu. Liudmila Samsonova karşısında aldığı 7-6(5), 1-6, 6-3’lük zafer, onun yalnızca fiziksel değil, psikolojik direncini de ortaya koydu. Fransa Açık’ta ilk kez çeyrek finale çıkan Zheng, Çin tenisinin artık merkezdeki temsilcilerinden biri. Onu artık ‘sürpriz’ olarak tanımlamak mümkün değil; o artık çizgisini kanıtlamış bir rakip.

2003’TEN BERİ İLK AMERİKALI

Amerikan erkek tenisi ise uzun bir süredir toprak kortta çeyrek final yüzü göremiyordu. Bu durumu bozan isim Tommy Paul oldu. Alexei Popyrin karşısında 6-3, 6-3, 6-3’lük rahat bir galibiyetle son sekize kalan Paul, 2003’ten bu yana bunu başaran ilk Amerikalı erkek tenisçi oldu.

SVITOLINA GERİ DÖNDÜ…

Ve elbette Elina Svitolina... 2024’ün finalisti Jasmine Paolini karşısında oynadığı maç, sadece bir geri dönüş hikayesi değil, aynı zamanda kararlılığın zaferiydi. Üç maç puanı kurtardığı maçta 4-6, 7-6(6), 6-1’lik skorla galip gelen Svitolina, beşinci kez Fransa Açık’ta çeyrek final gördü. Bir sonraki turda rakibi Iga Swiatek olacak. Tribünler bu maçı şimdiden beklemeye başladı bile.

GASQUET’YE PARİS’TE VEDA

Tüm bu yükselen yıldızların ve tarihi performansların arasında, bu yılın belki de en sessiz ama en derin iz bırakan anı yaşandı. Richard Gasquet, 22. kez katıldığı Fransa Açık’a kendi ülkesinde, kendi seyircisi önünde veda etti. Jannik Sinner karşısında kaybettiği maç, yalnızca bir mağlubiyet değil; bir çağın kapanışıydı. Kortta zarafetiyle tanınan Gasquet, kırmızı toprakta yalnızca oyun değil, iz de bırakarak ayrıldı. Seyirciler onu ayakta alkışlarken, Fransa Açık bir efsaneyi daha uğurluyordu.

YENİ NESİL ARTIK KORTUN SAHİBİ

Gasquet’nin vedasından sonra kortlarda gözümüze çarpan bir başka gerçek daha var: Fransa Açık 2025 yalnızca skorlarla değil, bir nesil değişimiyle hafızalara kazınıyor. Carlos Alcaraz’ın istikrarı, Jannik Sinner’ın sakinliğinde saklı olan kusursuzluk, Coco Gauff’un lider duruşu, Zheng’in yükselişi, Tommy Paul’ün netliği… Bunlar artık geleceğin vaatleri değil, bugünün sahipleri. Yıllardır “potansiyel” diye konuşulan isimler, artık kortun gerçek hakimleri haline geldi. Tenis sadece sayılarla değil, nesillerle de yazılıyor ve biz o kırılma anlarından birini tam da bu günlerde izliyoruz.

Nadal yok, Fransa Açık yetim kaldı: Yeni kral kim olacak?
Nadal yok, Fransa Açık yetim kaldı: Yeni kral kim olacak?
İçeriği Görüntüle

Kaynak: DEMET SAROVA