İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) tutuklu İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı ve cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’na yönelik yürütülen soruşturma kapsamında altı gazeteci hakkında “yalan bilgiyi alenen yayma” ve “suç örgütüne yardım” suçlamasıyla harekete geçti.
BAZI İSİMLER EMNİYETE GÖTÜRÜLDÜ
Savcılığın talimatıyla Soner Yalçın, Şaban Sevinç, Aslı Aydıntaşbaş, Ruşen Çakır, Yavuz Oğhan ve Batuhan Çolak ifadeye çağrıldı. Sabah saat 06.00 sıralarında düzenlenen operasyonla Şaban Sevinç ve CHP İletişim Koordinatörü Yavuz Oğhan, ifadeleri alınmak üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü Mali Şube’ye götürüldü. Ayrıca Soner Yalçın ile Aykırı Genel Yayın Yönetmeni Batuhan Çolak’ın da ifadeleri alınmak üzere emniyete götürüldüğü aktarıldı. Aslı Aydıntaşbaş'a ise yurt dışında bulunduğu için gözaltı işlemi uygulanamadı.
AVUKAT HÜSEYİN ERSÖZ AÇIKLAMA YAPTI
Avukat Hüseyin Ersöz, gazeteci Yavuz Oğhan’ın, serbest bırakılma tutanağı imzalanmasına rağmen emniyetten çıkmasına izin verilmediğini açıkladı. Avukat Ersöz canlı yayında açıklama yaparken kısa süre sonra Oğhan serbest bırakıldı.
'ASLI ASTARI OLMAYAN SUÇLAMALAR'
Oğhan serbest kalmasının ardından şu açıklamayı yaptı: "Kapımız çalındı ve gözaltına alınmadık. İfade vermeye geldik. Avukatlar yanımızdaydı. "Serbestsiniz deyip" kağıt imzalattılar. Sonra beklememizi söylediler. Daha sonra bana 'Telefonunuz kalacak deyip siz gidin' dediler. Üzücü bir durum. Yapacak bir şey yok. Herkese geçmiş olsun. Meczup birisi Murat Ongun'un bize para verildiğini söyledi. Onlar soruldu. HTS kayıtları soruldu. Bütün HTS kayıtları Beşiktaş'ta ve Dikilitaş'ta. Ben de orada oturuyorum. Aslı astarı olmayan suçlamalar."
'TELEFONUNUZ KALACAK SİZ GİDECEKSİNİZ'
Serbest bırakıldıktan sonra Yavuz Oğhan şunları söyledi: "Kapımız çalındı ve gözaltına alınmadık. İfade vermeye geldik. Avukatlar yanımızdaydı. "Serbestsiniz deyip" kağıt imzalattılar. Sonra beklememizi söylediler. Daha sonra bana 'Telefonunuz kalacak deyip siz gidin' dediler. Üzücü bir durum. Yapacak bir şey yok. Herkese geçmiş olsun. Meczup birisi Murat Ongun'un bize para verildiğini söyledi. Onlar soruldu. HTS kayıtları soruldu. Bütün HTS kayıtları Beşiktaş'ta ve Dikilitaş'ta. Ben de orada oturuyorum. Aslı astarı olmayan suçlamalar."
'İMZALADIKTAN SONRA TALİMAT DEĞİŞTİ'
Şaban Sevinç ise şöyle konuştu: "Sabah dört polis arkadaş evime geldi, kapıyı çaldılar 6.30 civarı. Eşim uyandırdı beni, kapıyı ben açtım.. Polis arkadaşlar 'gözaltı değil ama mevcutlu olarak emniyete götürmeye geldik sizi' dediler. Hazırlandım giyindim. Onlarla çıktık. Sonra Sarıyer'de bir hastaneye muayeneye gittik, sonra buraya geldik. Burada 1-2 saat bekledik. Ondan sonra ifade aldılar. İfade alırken polis memuru arkadaş 'İfadeden sonra serbest bırakacağız, savcının talimatı, telefon da vereceğiz' dedi. Ama imzaladıktan sonra 'Talimat değişti' dedi... 'Adliyeye gideceğiz ,savcı bey de ifadenizi alacak' dedi. Avukatlarım ayrıldılar, biz de polislerle gidecektik. 1-1.5 saat kadar oturduk. Sonra dediler ki 'Yeni bir talimat geldi, serbest bırakma tutanağı imzalattılar ve gidebilirsiniz' dediler, çıktık... Telefonum verilmedi, telefonum incelenecekmiş."
YURT DIŞI ÇIKIŞ YASAĞI GETİRİLDİ
Sözcü'nün haberine göre; gazetecilere yönelik operasyonda gözaltına alınan Yavuz Oğhan'ın ardından Soner Yalçın, Şaban Sevinç, Ruşen Çakır ve Batuhan Çolak da emniyetteki ifadelerinin ardından ‘Yurtdışı çıkış yasağı’ şeklinde adli kontrol tedbiriyle serbest bırakıldı.





