ŞOK - Sosyetenin tanınan binicilik hocası Sinan Apa ile eşi Lale Apa’nın 1985 yılında başlayan evlilikleri, 40 yılın ardından sona erme noktasına geldi. Bu evlilikten milli binici ve antrenör Azade Apa Triolet dünyaya geldi.
Ancak uzun yıllar süren birliktelik, Lale Apa’nın İstanbul Aile Mahkemesi’nde açtığı boşanma davasıyla son buluyor. Lale Apa’nın avukatı aracılığıyla mahkemeye sunduğu boşanma dilekçesinde, çiftin evliliğinin Sinan Apa’nın kusurlu davranışları nedeniyle temelden sarsıldığı ileri sürüldü.
Eşi Lale Apa ile kızı Azade Apa Triolet’e ekonomik ve psikolojik şiddet uyguladığı öne sürülen Sinan Apa buna göre atı öldüğünde iki gün boyunca kapı önünde yattı ancak kendi çocuğu hasta olduğunda herhangi bir destekte bulunmadı. Lale Apa’nın avukatı mahkemeye sunduğu dava dilekçesinde ayrıca Sinan Apa’nın eşine silah çektiği hatırlatarak “Sinan Apa’nın gerçekleştirdiği tehdit ve şiddet eylemleri nedeniyle müvekkilin can güvenliği tehlikeye girmiş, artık huzuru kalmamıştır” dedi.
MANKENLE ALDATTI
Lale Apa’nın avukatı Sinan Apa’nın yıllardır müvekkilini başka kadınlarla aldattığını öne sürerek dava dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:
“Sinan Apa, evlilik birliği içerisindeyken müvekkili Türkiye’nin en ünlü mankenlerinden biriyle aldatmıştır. Bu mankenle Paris’e gitmiş, aynı otel odasında konaklamış, müvekkile de bu hususu iş gerekçesi olarak açıklamıştır. En uzun ilişkisi de 13 yıl sürmüş ve sevgilisiyle Yunanistan’a tatillere gitmiştir. Maddi ve manevi olarak zarara uğrayan müvekkil için 20 milyon lira tazminat ile 55 bin lira nafakanın Sinan Apa’dan tahsilini istiyoruz”
'İDDİALAR ASILSIZ'
Davaya cevap veren Sinan Apa ise eşinin iddialarının gerçek ve asılsız olduğunu belirterek iddiaları reddetti. Apa, avukatı aracılığıyla cevap dilekçesinde şu ifadelere yer verdi:
“Müvekkilin yıllar önce ünlü mankenlere binicilik dersi vermiş olmasının, bu kişilerle romantik bir ilişki yaşadığı iddiasıyla ilişkilendirilmesi tamamen temelsizdir. Hiçbir somut delile dayanmadan ileri sürülen bu iddialar kişilik haklarına ve özel hayatına açıkça saldırı niteliği taşımaktadır. Öte yandan müvekkilin kızıyla ilgilenmediği yönündeki iddialar da asılsızdır. Müvekkil, kızının ulusal ve uluslararası arenada başarılı bir sporcu olması için büyük yarış atları alarak onu desteklemiştir. Bu nedenle haksız davanın reddini isteriz”