İSTANBUL’UN en güzel tiyatro sahnelerinden biridir, Kadıköy’de bulunan Moda Sahnesi.

Hem güncel hem de zamansız oyunlardan oluşan repertuarları sayesinde de tiyatro severlerin gönüllerinde özel bir yer edinmiştir. Moda sahnesi, bu sezon da çok ilginç ve  etkileyici bir oyunla perdelerini açtı: “Hayat Seni Çok Seviyorum”.  Şair İlhan Sami Çomak’ın çocukluğundan başlayarak, tutuklanmasını, şairliğini, adalet mücadelesini ve hayatı anlama biçimini anlattığı oyunu “Hayat Seni Çok Seviyorum” prömiyerini dün yapmış olsa da, koca bir tiyatro sezonu boyunca izleyicisiyle buluşmayı bekliyor.  Gülseven Medar ve Ali Tekbaş’ın oynadığı oyunu Kemal Aydoğan yönetiyor. Sahne tasarımı Bengi Günay’a, ışık tasarımı ise İrfan Varlı’ya ait.

Oyunun animasyon ve afiş tasarımında Saeed Ensafi imzası bulunuyor. “Umutsuzluğun ağır karanlığını tartmak, kalbe ve akla çöken sessizliğin çoraklığını dağıtmak, hayatı derli toplu tutmak için umut hep yanımda oldu veya ondan uzaklaşmadım.” İlhan Sami Çomak 1973 yılında Bingöl’de doğdu. 1994 yılında İstanbul Üniversitesi’nde öğrenciyken, yoğun işkenceler gördüğü bir gözaltı sürecinden sonra tutuklanarak cezaevine kondu. Yargılanması, polisin işkenceyle düzenlediği ifade tutanakları esas alınarak, DGM’de (Devlet Güvenlik Mahkemesi) gerçekleşti.

İdama mahkûm edildi ancak iyi hali göz önünde bulundurularak, Türkiye’de idam cezası da kalkınca, cezası müebbet hapse çevrildi. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, Çomak’ın adil yargılanmadığına ve yargılamamın yenilenmesine hükmetti. Kararın üzerinden altı sene geçtikten sonra, 2013’te yargılama yeniden başladı. Ancak yeniden yargılama da –yine hiçbir delil olmaksızın– 2016’da Çomak’ın aleyhine sonuçlandı.

Dosyası şu an Anayasa Mahkemesi’nde bulunuyor. Erkek kardeşinin vefatı üzerine onun ismi olan Sami’yi de kendi ismine katan İlhan Sami Çomak’ın cezaevinde kaldığı 28 sene içinde yayımlanmış onlarca düzyazı ve makalesi ile sekiz şiir kitabı bulunmaktadır:

Gitmeler Çiçek Kurusu (Fırat Yayınları, 2004), Açık Deniz (Aram Yayınları, 2007), Günaydın Yeryüzü (Aram Yayınları, 2011), Kedilerin Yazdığı İlahi (Yasakmeyve Yayınları, 2014),

Bir Sabah Yürüdüm (Yasakmeyve Yayınları, 2017), Yağmur Dersleri (Yasakmeyve Yayınları, 2017), Dicle’nin Günlüğü (Yasakmeyve Yayınları, 2017),

Geldim Sana (Manos Yayınları, 2019), Karınca Yuvasını Dağıtmamak (İletişim Yayınları, 2021).

Türkiye’nin kesintisiz en uzun tutukluluk süresi yaşayan siyasi mahkumlarından, 21 yaşından beri mahpus Çomak’ın Geldim Sana adlı eseri, Sennur Sezer Emek-Direniş Şiir ve Öykü Ödülü’ne layık görüldü.

Şiirleri İngilizce, Norveççe, Rusça ve Galce’ye çevrilen Çomak, Türkiye Pen üyesi olmasının yanı sıra Kürt Pen (PENa Kurd), Norveç Pen ile Galler Pen Cymru Yaşam Boyu Onur Üyesi, Avusturya Pen Onur Üyesi ve Türkiye Yazarlar Sendikası üyesidir.