Hafta sonunda oynanan Süper Lig karşılaşmalarında hakemler, olaylar futbolun önüne geçti.
Galatasaray-Gaziantep FK mücadelesinin hakemi Yaşar Kemal Uğurlu, vermediği penaltılar, faullerin yanı sıra Abdülkerim Bardakçı’ya gösterdiği kırmızı kartla tartışmaların fitilini ateşledi. Ankaragücü-Beşiktaş karşılaşmasında sahaya giren taraftarın oyunculara rahatlıkla saldırması ve duruma müdahale etmeye çalışan Josef De Souza’nın kırmızı kart görmesi de enteresan olaylardandı.
Türkiye’de futbol yıllardır kaosun içinden çıkamıyor. Bunun nedeni ise kulüplerde profesyonel yönetimin olmaması. Bakın Alman, İngiliz, İtalyan ve İspanyol kulüplerine. Sistem onlarda tıkır tıkır işliyor. Çünkü kulüpleri futbolun içinden gelenler yönetiyor. Örneğin Ajax, altyapıya yıllardır gereken önemi verdiği için buradan yetişen yıldızlarını satarak kasasını milyon değil, milyar euro koyuyor. Bizde Beşiktaş son dönemde bu konuda biraz adım attı. Kısa sürede, Rıdvan Yılmaz, Emirhan İlkhan ve Serdar Saatçı’yı yurtdışına sattı. Dolayısıyla altyapı hocalarına çok düşük ücretler vererek, oradaki çocukları yoksulluk içerisinde süründürerek yıldız yetişmesini beklemek hayal olur. Bu kadar zengin bir genç nüfustan bu kadar az sayıda futbolcu çıkması başarısızlığımızı yüzümüze vuruyor.
Futbolun tüm paydaşları, tribünleri tahrik etmek yerine bir araya gelip acilen ortak bir çözüm bulmalı. Aksi durumda Şampiyonlar Ligi’nde takımımız olmaz. Milli takım gelişmez. Başarı gelmeyince de para gelmez. Herkes şapkasını önüne koyup düşünmeli.