NOSTALJİYİ sevenlere, benim gibi çocukluğuna gitmek isteyenler “Babamın Kemanı” filmini izlemenizi tavsiye ediyorum.
Seversiniz ya da sevmezsiniz. Belki de kendinizden bir kesit bulursunuz. Engin Altan Düzyatan ve Belçim Bilgin’in oynadığı Netflix ekranlarında yayına giren “Babamın Kemanı” filmin başrol oyuncularından Gülizar Nisa Uray’a hayran kaldım.
Özlem karakterine hayat veren Gülizar Nisa Uray; sevimli halleri, içimize işleyen dokunaklı bakışları ile hepimizin gönlünde taht kurmayı başardı. Henüz 10 yaşındaki yeni nesil ve yetenekli oyuncu Nisa Uray, beni çocukluğuma götürdü. O siyah beyaz izlediğim Türk filmlerinde, Ayşecik, Ömercik, Sezercik rollerinde yakaladığım lezzeti tattım. Mahallemizde oyun oynarken kimimiz Ayşecik kimimiz Ömercik olurduk. Aramızda bazılarını da anne baba yapar kimi arkadaşlara da kötü adam karakterini oynatırdık.
Çocukluğumu hatırlatan her şeyi çok seviyorum. Özlediğimden mi masumiyetten mi bilmiyorum. Dün gece uyku tutmayınca kanallar arasında gezinirken karşıma Babamın Kemanı çıktı. Birçok kez izlememe rağmen play tuşuna basarak tekrar seyretmeyi istedim. Işıkları kapattım, çerezleri aldım. Tam bir sinema ortamı yarattım. Filmin ilk 15 dakikasında gözlerimden yanaklarıma inen yaşları fark etmemle gözümün önünde beliren çocukluğum bir oldu.
Yine çocukluğuma gittim. Ah o masum hallerimiz. Çıkarsız ilişkilerimiz. Her gördüğümüzü taklit ederek oynadığımız oyunlar. Daha niceleri. Ah be Nisa, ne yaptın bana. O kadar dokunaklı oynuyorsun ki. İçimden bir şey koptu. Gülizar Nisa Uray ilerleyen dönemde birçok dizinin çocuk başrol oyuncusu olmaya aday, müthiş bir yetenek. Ben, bu küçük oyuncumuzu çok sevdim. Özlem karakterini izlerken kendimi o yaş aralığına buldum. Çocukluğuma gittim. Zaten önemli olan bu değil mi? İzlediğiniz her neyse onu hissetmeli ve yaşamalı. Beni tekrar tekrar çocukluluğuma götüren Gülizar Nisa Uray’a teşekkürler…