Bir sezon daha aynı beklenti ile başlayıp, aynı hüsranla sona erdi. Fenerbahçe taraftarı ve camiası bunu hakediyor mu? Fenerbahçeli oyuncular böyle bir vedayı hak ediyor mu?
Sorular üzerine sorular sorabiliriz. Cevapları bulamıyoruz ve bulamayacağız. Ali Koç kongre yapmama ısrarını sürdürürken Mourinho ile devam kararını da açıklayarak yine yanlış bir istikrar sürecine girdi.
Her günü ayrı kriz olan Fenerbahçe’de Tadic ve Dzeko’nun yollanış şekli gündem oldu. Bunu düşünmek ve önlem alamamak bu denli zor muydu?
Başkan ve yönetimin protesto olur düşüncesiyle Samandra’da bu vedayı yapması anlaşılır ama mutfak değil de futbolcuların ait olduğu yeşil zeminde olmaz mıydı?
Tadic ve Dzeko buruk veda için kırgın gitmeyelim protesto istemiyoruz dese de dünyadaki en sert atmosferlerde top koşturan bu ikili Kadıköy’ün protestosunu mu kaldıramayacaktı? 100. maça çıkmadan giden Dzeko ve bu sezonun asist kralı Tadic için yapılan veda kabul edilir değil.
Yapılan protestolar oyunculara değil ki.
En Nesyri’ye yapılan protesto da kendisinin yanlış anlayıp tribüne hareket yapmasıyla ilgili.
Diğer taraftan 52 maçta 30 gol 8 asist yapan oyuncu ıslıklanmaz. Bunu da not edelim.
Bu hafta maç önü yapılan yürüyüş ve ardından Konya maçındaki protesto yönetimin hala anlayamadığı ve kendi süreçlerini daha da zora soktuğu bir duruma doğru gidiyor.
Aziz Yıldırım’ın 16464+1 imza çıkışıyla hızlanan imzalar 12500-13000 bandına ulaştı. Kısa sürede teslim edilip kongre süreci başlatılacak.
Fakat Ali Koç yönetimi Eylül ayında yapılması konusunda ısrarcı. Bu idare şekli seçim kazandırmaz kaybettirir. Transfer yapıp şampiyonlar ligina kalarak kongreye girmek istiyor.
Fenerbahçe bu sancılı süreçten nasıl çıkar?
Bence ilk hedef her şeyden önce kongre yapıp ardından planlama ile şampiyonluğa ulaşmak olmalı.