Yaz geldi, havalar ısındı, okullar kapandı derken, televizyon ekranları da tatile çıktı sanki.
Reyting rekortmeni diziler birer birer final yaparken, yerlerini ya eski Yeşilçam klasikleri, tekrarlanan güldürü programları ya da “zengin kız-fakir oğlan” (veya tam tersi) temalı hafif romantik komediler aldı. Ekranlara baktığımızda, ülkenin tamamının lüks tatil beldelerinde keyif yaptığı izlenimine kapılmamak elde değil. Oysa gerçekte durum hiç de öyle değil.
Ekonomi Krizde, Televizyonlar ‘Yaz Modunda’
Enflasyon, pahalılık, geçim derdi derken halkın büyük çoğunluğu tatil hayalini bile kuramazken, televizyon kanalları adeta bir “kaçış fantazisi” sunuyor. Zenginlik, lüks villalar, aşk dolu tatil maceraları… Sanki herkesin cebinde sonsuz bir bütçe varmış gibi! Oysa seyirci, evinde elektrik faturasını nasıl ödeyeceğini düşünürken, ekranda bambaşka bir Türkiye manzarasıyla karşılaşıyor.
Televizyon yöneticilerinin bu “yaz rehaveti” aslında derin bir anlayış sorununu da gözler önüne seriyor: “Nasıl olsa yazın kimse izlemiyor, basit içeriklerle idare edelim” mantığı. Oysa tam da bu dönemde, kaliteli ve özgün içeriklerle seyirciyi ekrana kilitlemek mümkün. Ama ne yazık ki çoğu kanal, “kıytırık” diye tabir edilebilecek programlarla yazı geçiştirmeyi tercih ediyor.
Yeşilçam Tekrarları ve Bitmeyen Güldürüler
Elbette eski Yeşilçam filmlerinin ya da nostaljik komedi programlarının bir tadı var. Ancak her yaz aynı şeyleri izlemek, seyirciyi zamanla ekrandan soğutuyor. Üstelik bu içerikler, günümüzün ekonomik ve sosyal gerçeklerinden tamamen kopuk. İnsanlar, kendilerine dokunan, yaşadıkları zorlukları anlayan hatta belki bir nebze olsun unutturacak kaliteli yapımlar bekliyor.
Peki neden yaz dönemi için özel, nitelikli projeler üretilmiyor? Belki de kanallar, “reyting garantisi” olmadığı için risk almıyor. Ama unutulan bir şey var: Seyirci, kaliteli içeriğin peşinden koşar. Yazın da olsa, iyi bir dizi, iyi bir tartışma programı ya da yaratıcı bir eğlence formatı mutlaka ilgi görür.
Televizyonlar Uyurken, İzleyici Uyanık
Sonuç olarak, televizyonlar yaz tatiline çıkarken, seyirci aslında evinde, ekran başında. Ama ona sunulan içerikler, gerçek hayatla örtüşmeyen, ucuz ve basit kurgular. Belki de televizyon yöneticileri, “Nasıl olsa yaz, izlenmez” önyargısını bir kenara bırakıp, seyircinin beklentilerine kulak vermeliler. Çünkü gerçek olan şu: Halk tatilde değil, televizyonlar tatilde!
Ve maalesef bu tatil, ekranların kalitesinden oluyor…